Devir farkı!
“Saldım çayıra mevlam kayıra” devrinden “el bebek gül bebek” devrine geçişin en belirgin farklarından biri.
Yokluk, yoksulluk, sefalet, salgın hastalıklar, barınma, beslenme, sağlık, giyinme ve nice sorun, yanı sıra eğitimsizlik ve köy-kent nüfus dengesi çözümsüzlüğünde insanları bir zamanlar çok çocuk yaparak neslin devamına mecbur ediyordu.
Haliyle bunca yokluk ve çok çocuk, üstüne üstlük bunca yoğun emek ve çocukların kendi kendilerine ( büyüyebilenler için) büyümek zorunda oluşları, geniş aile yapısı, tek oda, ortak yaşam alanı (hayat) ile henüz “selpak mendilin keşfedilmemiş olması” da cabası olunca burun akıyor. Hem de rengarenk. Tam bir seçilim baskısı ve ilkel düzeyde “ervim”…
Oysa günümüzde her ne kadar bazı standartları aşamamış olsak da ve görece gelişmiş ülkelere kıyasla geri olsak da, sağlık hizmetlerine erişim, aşılar, ite kaka beslenme, barınma, giyinme sorunlarında kat edilen yol, eğitim ve özellikle çekirdek aile yapısı ve az çocuk olunca, hele bir de doğadan kopunca; o sümüğün akmasına neden olabilecek ilkel bir girdi olmadığı için sümük gibi ve çıktı olarak ilkel bir savunma mekanizmasının devreye girmesine de gerek kalmıyor.
Fakat yine de var. Hem de azımsanmayacak oranda ve ne yazık ki fakirleştikçe artan oranda. Sevgiyle…