Nostradamus hakkında, gazetede Murat Bardakçı'ya ait bir itirafname okumuştum,şimdi onu burada nakletmek isterim:
''Basınımız, Avrupa’da uzun zamandır vârolan bu saçmalığı tam olarak 1981’de ithal etti ve bu işte maalesef benim de parmağım vardı!
O senenin Mayıs’ında, Avrupa’da iki önemli hadise yaşanmıştı: Fransa’da 10 Mayıs’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimini sosyalistler kazanmış, cumhurbaşkanlığına François Mitterand gelmişti, 13 Mayıs’ta da daha önce Abdi İpekçi’yi katletmiş olan Mehmed Ali Ağca, Roma’da Papa İkinci John Paul’ü öldürmeye çalışmış ama teşebbüsü başarısız kalmış ve yakalanmıştı…
Böylesine mühim iki hadise yaşanır da bunları basınımızda o günlerde pek bir moda olan uzaylılar, ruhlar, keramet vesaire bahislerine bağlamadan durmanın imkânı var mıydı?
Tabii ki yoktu, öyle yaptık, yani herşeyi “kâhinlerin kerameti”ne bağlamaya karar verdik, kâhinler arasından da en meşhuru olan Nostradamus’u seçtik…
İlk keramet masalının nasıl ortaya çıktığını gayet iyi hatırlıyorum: Nostradamus, bir mısraında “kırmızı gül”den bahsediyordu; Fransız sosyalistlerinin sembolü de kırmızı gül idi, “İşteee!, Nostradamus sosyalist Mitterand’ın Fransa’ya hükmedeceğini tâââ ne zaman söylemiş!” dedik! Sonra, yine dörtlüklerden birinde geçen “Doğudan yükselen alev” ibaresini aldık, bunun Ağca’nın Papa’yı vurmasının işareti olduğunu yazdık, derken daha başka mısralarla böyle alâkasız benzetmeleri daha da güçlendirdik, böylelikle kerametin temelleri sağlamlaştı ve bu iş senelerce devam edip gitti!
Nostradamus meselesi işte bu şekilde bir “asparagas”tan, yani palavradan ibarettir, bundan otuz küsur sene önce okuyucuyu eğlendirmek maksadıyla yazılan magazin yollu haberler bugün dallanıp budaklanıp ciddî havaya bürünmüş ve ortaya bir “Nostradamus’un kehaneti” masalı çıkmıştır!''
Yazının geri kalanında Bardakçı bence dalga geçmek için Nostradamus'tan daha iyi bir yerli kahinden söz eder.Belki de dalga geçmiyordur..