Sorduğunuz soru, Jules Verne'nin Ay'a Yolculuk kitabında yer alan bir kurgusal senaryodur. Kitapta, bir top mermisi şeklindeki kapsül içindeki astronotlar, saniyede 11.000 metre hızla Ay'a fırlatılırlar. Bu hız, ışık hızının yaklaşık %0,0037'sine eşittir. Bu hızda Ay'a ulaşmak mümkün müdür?
Bu sorunun cevabı, fırlatma anındaki ve yolculuk boyunca etkili olan fiziksel faktörlere bağlıdır. Öncelikle, saniyede 11.000 metre hızla fırlatılan bir cismin Dünya'nın yerçekiminden kurtulması için yeterli kinetik enerjiye sahip olması gerekir. Bu enerji, cismin kütlesi ve Dünya'nın yarıçapı ile ilişkilidir. Dünya'dan kaçış hızı olarak bilinen bu değer, yaklaşık olarak saniyede 11.200 metredir. Dolayısıyla, kitaptaki kapsülün kaçış hızına çok yakın bir hızla fırlatılması gerekir.
Ancak bu tek başına yeterli değildir. Kapsülün Ay'a ulaşması için ayrıca doğru açıda ve doğru zamanda fırlatılması gerekir. Aksi takdirde, kapsül ya Dünya'nın yörüngesinde kalır ya da uzaya savrulur. Ay'ın yörüngesi eliptiktir ve Dünya ile arasındaki mesafe yaklaşık 363.000 km ile 405.000 km arasında değişir. Ayrıca Ay'ın yörünge periyodu yaklaşık 27 gündür. Bu nedenle, kapsülün Ay'a varması için fırlatma anındaki mesafe ve yörünge pozisyonu hesaba katılmalıdır.
Bunların yanında, yolculuk boyunca kapsülün karşılaşabileceği başka engeller de vardır. Örneğin, Dünya'nın atmosferi, kapsülün hızını azaltacak ve ısınmasına neden olacaktır. Bu nedenle, kapsülün atmosferi mümkün olduğunca çabuk geçmesi ve ısıya dayanıklı bir malzemeden yapılması gerekir. Ayrıca, yolculuk sırasında kapsülün Dünya'nın manyetik alanından ve uzaydaki radyasyondan etkilenmemesi için korunması gerekir. Son olarak, kapsülün Ay'a inişi de önemlidir. Kapsülün Ay'ın yüzeyine çarpmadan önce yavaşlaması ve yumuşak bir iniş yapması gerekir.
Yani, saniyede 11.000 metre hızla Ay'a ulaşmak teorik olarak mümkündür; ancak pratikte çok zordur. Böyle bir yolculuk için çok hassas hesaplamalar yapmak ve çok güvenli bir araç tasarlamak gerekir. Ayrıca yolculuğun süresi de değişkenlik gösterebilir. Kitapta bu süre yaklaşık 97 saat olarak verilir; ancak gerçekte bu süre fırlatma anındaki mesafe ve yörünge pozisyonuna bağlı olarak daha uzun veya daha kısa olabilir.