Yangınla mücadele tuzağı, yangına bağımlı veya yangına dirençli ekosistemlerde yangınlarla gereğinden güçlü bir şekilde mücadele edip, arada bir ormanların yanmasına izin verilmemesi halinde, sonraki yıllarda kontrol etmesi çok daha güç olan ve çok daha tehlikeli/ölümcül yangınların önünün açılmasına verilen isimdir. Sağduyuya aykırı gibi gelen bu gerçek, yangınların orman ekolojisinin doğal bir parçası olduğunu görmezden gelmekten kaynaklanmaktadır.
Yangınların ormanlar için nasıl "iyi" bir şey olduğunu anlamak ilk etapta zor gelebiliyor. Duman gibi, insanlar tarafından istenmeyen ve bizler için zararlı olan olgular ile ateşi ilişkilendirdiğimiz ve ormanlara yakın bölgelere inşa ettiğimiz evlerimiz, park ettiğimiz arabalarımız, çocuklarımızın koşuşturduğu yaşam alanlarımız yok olmasın istediğimiz için, yangınların da "mutlak kötülük" olması gerektiğine yönelik bir yanılgıya sahibiz. Buna bağlı olarak, nasıl ki ocağımızdaki ateşi kontrol edebiliyorsak, orman yangınlarını da mutlak kontrolümüze sokmak istiyoruz ve mümkünse tamamen ortadan kaldırmayı hedefliyoruz.
Bu, daha büyük sorunların önünü açabilir. Örneğin ABD'de "Smokey Bear" isimli yangınla mücadele konusunda halkı bilinçlendirme projesi, yangınlarla ilgili o kadar negatif bir görünüm çizdi ki, günümüzde yapılan çalışmalar son 100 yıl boyunca ufacık yangınların bile ne pahasına olursa olsun baskılanması sonucunda, günümüzde önüne geçilemeyen büyüklükte yangınlar yaşanmaktadır. Çünkü ufak yangınlar, az miktarda yanıcı maddeyi yakarak temizler. Ancak bunları bile baskılarsak, ormanlarda durmaksızın kuru ağaç gövdeleri ve diğer yanıcı maddeler birikir ve asla kontrol edemeyeceğimiz büyüklükte yangınların önünü açar; yani önceki senelerde yangınlara hiç izin vermemek, sonraki senelere adeta "yangın borcu" aktarır.
İşte buna, "yangınla mücadele tuzağı" denmektedir. Sırf bu tuzağın fark edilmesi nedenle ABD, halkı yangına karşı bilinçlendirme konusundaki mesajlarını değiştirerek, yangınların ekolojik anlamda sağlıklı süreçler olduğunu da anlatmaktadır.