Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Elinizde Bir İnsan Beyni Tutmak Nasıl Bir Histir?

5 dakika
1,909
Elinizde Bir İnsan Beyni Tutmak Nasıl Bir Histir?
Tüm Reklamları Kapat

İnsan beyni: Ortalama 1,5 kg ağırlığında, yaklaşık 86 milyar nöron ve bu nöronları birbirine bağlayan 100 trilyon sinapsa sahip, düşünme, mantık kurma ve soyutlama gibi karmaşık bilişsel aktivitelerin gerçekleştirildiği görkemli bir organ. Peki, ellerinizde bir insan beyni tutmak nasıl bir histir? Özellikle de ilk seferinde…

Bradley Voytek, UC San Diego’da Bilişsel Bilimler alanında öğretim üyeliği yapan bir sinirbilimci. “Quora” isimli soru-cevap sitesinde sorulan bu soruya yazdığı ve bize de çevirme izni verdiği cevap şu şekildeydi:

"Beklediğimden daha ağırdı."

Tüm Reklamları Kapat

Cevabın, ilk seferinde “içe işleyen” şeklinde olması gerektiğini hissediyorum. Aydınlatıcı. Mahcup edici. Fakat şimdi düşünüyorum da, ne kadar da ağırdı.

Tabii, suratıma çarpan varoluşsal tokat sonradan geldi.

Senelerce, insan beyninin 1,3 kg civarında olduğunu duymuştum. Fakat tutuyor olduğum şey bundan çok daha ağırdı. Meğerse insan beyni çok narinmiş. Jelimsi; yumuşak ve süngerimsi bir kıvama sahipmiş. Muhafaza edilmeden ve kimyasal sertleştirme olmadan bir beyni inceleyemezdiniz. Onu kesip, parçalara ayıramazdınız. Ama bir yandan da bu işlemler beyni ciddi derecede ağırlaştırmakta. Yıllar geçtikçe birçok etkinlikte --UC Berkeley’deki üç sömestr süren Nöroanatomi öğretmenliğimden tutun, halka açık olarak yaptığım konuşma deneyimlerine kadar-- birçok beyinle içli dışlı oldum.

Beyni ameliyattayken, bilinci açık vaziyette uzanan birini seyrettim.

Tüm Reklamları Kapat

image

Kafatasından çıkartılmış ve nöropatolojisi belirlenmek üzere parçalara ayrılmış bir beyin gördüm. Bir hemşire, ameliyatı halen devam etmekte olan bir hastadan aldığı bir dilim dokuyla koşarak içeri girdiğinde, ben bir odada sinir hastası bir meslektaşımla oturup sohbet ediyordum. Meslektaşım, benden izin isteyip ayrılırken bir yandan da hastaya glioblastom teşhisi koymuştu.

Sinirbilimdeki birçok insan gibi, sevilen birinin beynindeki bazı nöronlarda bir şeylerin ters gitmesi sonucunda oluşan değişiklikler ile ilgili doğrudan, derinlemesine bir bilgi sahibiyim. Orada öylece durmamak benim için zordu. Elimde bir yığın doku, solüsyondan glomerülüme gelen bir tür tiksindirici koku ve aslında neler olduğunun çarpıcı ağırlığı… Ellerimde tutup, idrak ettiğim bu şey daha birkaç hafta öncesinde bir kişinin her şeyiydi. Her küçük kıskançlığı… Her güvensizliği ve korkusu… Tüm umudu, sevinci ve hazzı…

Fakat kara mizah bana başı darda olan biri tarafından öğretildi, ben de buna minnettar olarak büyüdüm. Yani şaka yapıyor, umursamazca konuşuyor ve deli saçması şeyler yapabiliyor olsam da (zombi beyni gibi), tüm bunlar benim yaşam sürecimin bir parçası. Bu nedenden dolayı, konferanslarımdan, şakalarımdan ve ilginç yakıştırmalarımdan önce, öğrencilerime ya da kalabalığa her zaman aslında neyi gördüklerini ve neye dokunduklarını hatırlatırım. İşim gerçekten şaşırtıcı, günlük bazda kolayca unutulan fakat gölgesi daima orada olan, varoluşsal bir ağırlığı var. Bu yüzden, zannediyorum ki insan beynini ilk kez tuttuğumdan beri fazla bir şey değişmedi; o hala ilk hayal etmiş olduğum kadar ağır, fakat çok farklı bir şekilde…”

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Aynı soruyu, BBC’nin tıbbi muhabiri Fergus Walsh ise şöyle yanıtladı:

"İnsan beynini ellerime aldığımda, aklımdan birçok farklı şey geçti. Aslında endişem onu düşürebileceğim ya da ellerimde parçalara ayırabileceğimdi. Neyse ki ikisi de gerçekleşmedi. Ardından, insan beyninin hafifliği nedeniyle kalakalmıştım. Yarım bir beyin olduğunu söylemeliyim - sağ yarıküre - soldaki diseksiyona gönderilmişti bile. Tam bir insan beyninin ağırlığı 1,5 kg civarlarındadır - vücut ağırlığının yalnızca %2’si kadar, enerjisinin %20’sini harcamasına rağmen. Ellerimde tuttuğum beyin, yaklaşık 3 haftadır formalinde (koruyucu bir sıvı) bekletilmişti. Her yıl tıbbi araştırmalara bağışlanan birkaç yüz beyinden biriydi. Bir beyni ellerimde tutup onu hissetmiş olduktan sonra, böylesine basit görünen bir yapının nasıl bu denli kabiliyetli olduğunu merak etmeye başlayabilirdim artık. Bu beyin, tüm bir insan hayatını -her birimizi eşsiz birer insan yapan şeyleri deneyimlemişti, işlemişti ve yorumlamıştı: Düşünceler, duygular, dil, hafıza, biliş, farkındalık ve bilinç… İğrenç diyebilirsiniz, fakat ben “Beyinler güzeldir.” diyen bilim insanlarının ve cerrahların tarafındayım. Bristol Beyin Bankası’ndaki patoloji takımı yardımsever bir şekilde bizim akıl sağlığının birçok yönünü araştırdığımız BBC “In the Mind” sezonunu çekmemize izin verdi. Benim görevim sinirbilimdeki son gelişmeleri incelemekti."

Beyin hakkındaki bilgilerimizin gidişatı ve ilerleyişi hakkında araştırmacılar arasında gerçek bir heyecan hissi var. On beş yıl önce, bilim insanları bazı akıl hastalığı türlerinin güçlü ailevi, kalıtsal kökenleri olduğunu biliyordu. Bazı tedavilerin işe yarar olduğunu fakat ilişkili mekanizmaları açıklayamadığını da biliyorlardı. Şimdi ise, yalnızca şizofrenide bile yüzden fazla genetik bağlantı tespit edildi ve beyin kıvrımlarının dili çözüldü. Zihnin birkaç farklı durumu olan otizm, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, majör depresyon, bipolar bozukluk ve şizofreninin bazı benzer genetik risk faktörlerini paylaştığı bulundu. King’s College London Psikiyatri, Psikoloji ve Sinirbilim Enstitüsünün Dekanı Prof. Shitij Kapur bana şunları söyledi: 

“Beyin eskiden bir kara kutu gibiydi. Şimdi ise tedavilerin neden işe yaradığını açıklayabiliyoruz ve ne zaman daha iyilerini tasarlamaya başlayabileceğinizi biliyoruz.” 

Birçok genin kişinin zihinsel hastalıklara olan hassasiyetini arttırdığı bilinse de, buna neden olan asıl şey, diğer her şeydir, yaşam deneyimleri gibi. Profesör Kapur, bu konuyu şöyle ele alıyor: 

"Genetiğin neticeyi belirlemediğini bilmek mahçup edicidir. Birçok riskli geniniz olabilir, sağlığınızı bozmayabilir ve şimdiye kadar genlerinizin hiçbiri buna direnemiyor olabilir." 

Tüm Reklamları Kapat

İnsan Genom Projesi’nin biyoloji ve genetik bilgisini dönüştürdüğü gibi, benzer bir devrim de beyni bilimsel bir yoldan anlayışımızı dönüştürme yolunda. Uluslararası İnsan Connectome Projesi (Human Connectome Project) beynin sinir ağlarıyla çevrili olup, nasıl işlev gördüğünü çözmeyi amaçlıyor. Cambridge Üniversitesinde psikiyatri profesörü olan, “Human Connectome Projesi” danışma panelinden Ed Bullmoren bana şunları söyledi: “Connectome daha yalnızca 10 yıldır var olan ve insan beyninin tüm nöral ağını haritalayabileceğimiz konusundaki hırsımızı özetleyen bir sözcüktür; böyle bir şeyin aniden mümkün olabileceğini görmek heyecan verici.“

Gelişmiş beyin tarama teknikleri ile üretilen resimler hayret verici.

(...)

Tüm Reklamları Kapat

Bir insan beynini tutmak için fırsat tanınmış olmak bir ayrıcalıktır. Bu deneyim, kolayca hasar görebilmesiyle feci sonuçları olan bu doku parçasına olan saygımı arttırdı. Bu deneyim aynı zamanda, evrimin başyapıtı olan “beyin”e karşı duyduğum merak duygusunu güçlendirdi. 

Beyinler, gerçekten güzeldir!

Teşekkür: Bu yazıyı düzenleyen Işın Altınkaya'ya teşekkür ederiz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 3
  • Merak Uyandırıcı! 2
  • İnanılmaz 1
  • Muhteşem! 0
  • Tebrikler! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Türev İçerik Kaynağı: Quora | Arşiv Bağlantısı
  • F. Walsh. Why Brains Are Beautiful. (16 Şubat 2016). Alındığı Tarih: 18 Haziran 2019. Alındığı Yer: BBC | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 24/11/2024 00:34:11 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/4437

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Einstein
Siyah
Eğilim
Doku
Hastalık Kontrolü
Lipit
Su Ayısı
Avrupa
Evrim Teorisi
Cinsiyet
Kuantum Fiziği
Ecza
Odontoloji
Dalga
Makine
Aşı
İngiltere
Sars Mers
Antik
Kalori
Acı
Evrim Tarihi
Yas
Teşhis
İmmünoloji
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
İ. Ç. Aşık, et al. Elinizde Bir İnsan Beyni Tutmak Nasıl Bir Histir?. (28 Temmuz 2016). Alındığı Tarih: 24 Kasım 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/4437
Aşık, İ. Ç., Bakırcı, Ç. M. (2016, July 28). Elinizde Bir İnsan Beyni Tutmak Nasıl Bir Histir?. Evrim Ağacı. Retrieved November 24, 2024. from https://evrimagaci.org/s/4437
İ. Ç. Aşık, et al. “Elinizde Bir İnsan Beyni Tutmak Nasıl Bir Histir?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 28 Jul. 2016, https://evrimagaci.org/s/4437.
Aşık, İlker Çağatay. Bakırcı, Çağrı Mert. “Elinizde Bir İnsan Beyni Tutmak Nasıl Bir Histir?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, July 28, 2016. https://evrimagaci.org/s/4437.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close