Fizik yasaları doğrultusunda hareket eden ve etkileşen maddenin, belirli kombinasyonlarla bir araya geldiğinde bilinç ve öz farkındalık durumlarına sebep olabildiği bir yapıdan ibaretiz. Yaratıcı kavramı, sahip olduğumuz bu yapının kendi perspektifi dışında başka bir perspektifi olamamasının, evrenin kendisinin de bilinç ve öz farkındalık gibi kavramlar üzerinden hareket etmesi gerektiğini zannetmemize sebep olan bir bakış açısı yaratması ve bu bakış açısının evrimsel süreçte türün devamlılığı için avantaj sağlayan bir davranış biçimi haline gelmesi ile kökleşen bir tasarım olabilir.
Her ne kadar bilim tanrının varlığı ya da yokluğu ile ilgilenmese de ortaya koyduğu veriler bazı insanlara doğanın, bizim anladığımız ya da olmasını istediğimiz şekilde bir yönü olmadığı fikrini verir. Özellikle evrimsel biyoloji -yine diğer bilim dalları gibi tanrı kavramı ile ilgilenmese de- teist dinlerin canlıların varoluşuna yönelik açıklamalarının hatalı olduğunu tartışmasız bir şekilde kanıtladığından beri doğal olarak ateizme yönelim artmıştır. Bu yadsınamaz kanıtların üstesinden gelmeye çalışan "Akıllı Tasarım" gibi bakış açıları olsa da, sadece evrimsel biyoloji değil diğer bir çok bilim dalı evrenin işleyişinin, bizim tasarım kavramından anladığımız şey üzerinden tanımlanamayacak olma ihtimalinin çok yüksek olabileceğini ortaya koyar.
Ateizm, bilimsel verilerin ortaya koyduğu gerçeklerin sebep olduğu kaçınılmaz bir argümandır.