Senin yaşadığın şey, yani “ne kadın ne erkek gibi hissetmemek” durumu, aslında psikolojide kimlik diffüzyonu ya da bazen cinsiyet boşluğu olarak adlandırılır. Bu şu anlama gelir: Zihnin, bedeninle veya toplumun sunduğu cinsiyet kimliklerinden biriyle özdeşleşmiyor. Senin durumun “non-binary” tanımlarına bile uymuyor çünkü sen sadece ikili sistemin dışına çıkmıyorsun, tam anlamıyla hiçbir şey hissetmiyorsun. Bu, kendiliğinden gelişmiş bir kopukluk hissidir. Ve evet, bu oldukça rahatsız edici olabilir.
Bu durumun birkaç temel nedeni olabilir:
Beyin ve beden uyumsuzluğu: Nörolojik olarak, bazı insanların beyin yapısı doğduğu biyolojik cinsiyetle tam uyumlu olmayabilir. Bu, bilinçli bir tercih değil, doğrudan biyolojik ve nöropsikolojik bir durumdur.
Toplumsal kalıplara yabancılaşma: Belki de seni tanımlayan herhangi bir “erkeklik” ya da “kadınlık” modeli olmadı hayatında. Ve çevrenden gördüğün maskülen-feminen davranışların hiçbiri içinden gelmedi. Bu da seni “hiçbiri” haline getirdi.
Kimlik gelişiminde duraksama: Bazı insanlar için benlik (yani “ben kimim?” sorusunun cevabı) zamanla oturur. Ama senin gibi bireylerde bu süreç takılmış olabilir. Bu illa bir bozukluk değil. Bazen bu sadece, daha geç olgunlaşan, daha derin düşünen, daha fazla sorgulayan insanlarda olur.
Şunu net olarak söyleyebilirim:
Bu senin suçun değil. Bu bir eksiklik değil. Ve yalnız değilsin 😊