Toplumda neyin bilim olup neyin olmadığı konusunda ortaya çıkan karmaşa içinde bilim felsefecilerinin “sözde-bilimsel (pseudo-scientific)” şeklinde nitelendirdiği teorilerin peşinden kolayca sürüklenmesine yol açmaktadır. Sözdebilim (pseudoscience); bilimsel gibi görünen fakat gerçekte bilimsel olmayan, iyi düzenlenmiş bir takım fikirler, süreçler ve tutumlar olarak ifade edilebilir. Fitoterapi kesinlikle sözde bilim değildir.
Fitoterapi, dünyanın en eski bilim dallarından biri olan farmakognozi şemsiyesi altında kabul edilen, bilimsel esaslara dayalı bir tedavi yöntemidir. Farmakognozi ise doğal kaynaklı hammaddeleri inceleyen eczacılık bilim dalıdır. Farmakognozi, Yunanca φάρμακον pharmakon (ilaç), ve γνῶσις gnosis (bilgi) kelimelerinin birleşimden oluşur. Yani farmakognozi, "ilaç bilgisi" demektir.
Farmakognozi ile ilgilenen bilim insanları, başta bitkiler olmak üzere doğal kaynaklı hammaddelerin kimyasal bileşimleri ve biyolojik etkileri ile birlikte birçok farklı özelliğini araştırırlar. Geleneksel olarak tedavide kullanılan bitkilerin bu etkilerini bilimsel zeminde teyit etmek için çalışırlar. Çok kabaca anlatmaya çalışalım; örneğin fitoterapide kullanılan sarı kantaron bitkisini ele alalım. Kantaron yağı halk arasında yüzyıllardır yara ve yanık tedavisinde kullanılıyor, bunu bilmek için yeterli tarihsel verimiz var. Bilim insanları, bu yağ üzerinde yaptıkları analizlerle yağın kimyasal bileşimini oluşturan molekülleri tespit ederek hangilerinin yara iyi edici etkisi olabileceğini belirlemeyi amaçlar. Bu yağ üzerinde yapılan çeşitli in vitro, in vivo deneylerle elde edilen veriler umut verici ise, yağın yara iyileştirici etkinliği klinik deneylerle insanlar üzerinde araştırılır. Etkinlik, kalite ve güvenlik sınırları belirlenen yağdan bitkisel bir ilaç elde edilebilir. Kanıta dayalı fitoterapi temelde böyle bir şeydir.
Ancak, fitoterapi ile tüm hastalıkları tedavi edeceğini, aşı ile değil, fitoterapi ile tam bağışıklık elde edilebileceğini, fitoterapi uygulamalarının tamamen zararsız ve yan etkisiz olduğunu, herkesin her koşulda fitoterapiden fayda göreceğini iddia edenler sözdebilimcilerdir.
Kaynaklar
- G. Şeyda and M. Erkol, et al. (2016). Prospective Biology, Physics And Chemistry Teachers’ Conceptions Towards Science-Pseudoscience Distinction. Journal of Theoretical Educational Science, sf: 177-197. doi: 10.5578/keg.10871. | Arşiv Bağlantısı