Bu durumda evrimden ziyade kitlesel bir yok oluş olurdu. Evrim yıllar boyu süren bir değişimdir. Bir canlının doğal değişimlerle değişip evrimleşmesi için uzun bir süreç gerekir yani. Örneğinde bir anda tüm ışığın yok olması, ışığın çok kritik olması ve bir anda kesilmesi canlıların adapte olamamasına neden olur.
Bir anda tüm ışıkların kaybolması en başta bitki grubunu etkiler. Fotosentez için ışığa bağımlı olan bitkiler, artık fotosentez yapamaz. Dolayısıyla karbonu besine çeviremezler ve belirli bir süreç sonrası hepsi ölür.
Neden evrim geçirmezler? Çünkü bu değişim çok kritik ve çok ani. Örneğin ışık miktarı her bin yılda biraz biraz azalsa, belki bir evrimsel değişim görülürdü. Fakat süreç ani olduğu için evrimsel bir değişim pek mümkün değil.
Diğer canlılara ne olur? Temel ekoloji bilgimize dayanarak, bitkilerin ölümü bitki ile beslenen canlıların ölümüne sebep olur. Bu da bitki yiyen canlıları, yiyen diğer türleri de etkiler. Sonuç olarak dev bir çöküş bizi bekliyor olacaktır. Olay sadece bitkilerde de değil! Fotosentez yapan prosakkaritler de nihayetinde bitkiler ile aynı sonu paylaşacaktır. Ayrıca unutmamak gerekir ki, fotosentezin sonlanması oksijen seviyelerinde azalmaya ve co2 seviyesinin artmasına sebep olacaktır (ölen canılar ayrışarak co2 çıkarır).
Buna rağmen tüm canlılık son bulmaz. En nihayetinde suyun kilometrelerce altında zifiri karanlıkta yaşayan kemosentez yapan canlılarda var. Ayrıca ayrıştırıcılar gibi ışığa ihtiyacı olmayan canlılarda yaşamaya devam edebilir.