Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
1

Eğer akrabalık evliliklerinde doğan çocuklar engelli doğuyorsa Adem ve Havva'nın çocukları -bizler- neden engelli değiliz. Yada hepsi yalan biz maymunlardan mı geldik?

137 görüntülenme
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Sena Küçükkıvanç
Yazar&Editör 1 gün önce

Şimdi, bu akraba evliliklerinden doğan çocuklarda genetik arıza çıkma ihtimalinin artması meselesi, tamamen bir "sakıncalı gen piyangosu" ile alakalı. Şöyle düşünün: hepimiz, aile yadigârı niyetine, ne olur ne olmaz diye birkaç potansiyel sorunlu gen taşıyoruz ama genelde diğer ebeveynden gelen "sağlam" bir kopya sayesinde bunlar "uykuda güzel" modunda, etliye sütlüye karışmadan takılıyorlar. Anne baba yakın akrabaysa, diyelim ki aynı mahallenin hızlıları, birinci dereceden kuzenlerse, ortak dedelerinden kalma aynı "defolu mal" geni ikisinin de heybesine atmış olma ihtimalleri roketliyor. Çocuk da bu 'ikramiye' geni hem anneden hem babadan kaparsa, işte o zaman genetik tombalada "bingo" çekmiş oluyor ve hastalık kendini gösteriyor, çünkü yedek parça yok, servis dışı. Eğer insanlık, o meşhur Adem ve Havva Limited Şirketi gibi sadece iki kişiyle yola çıksaydı, daha ilk günden iflas bayrağını çeker, aşırı keskin bir genetik darboğazdan geçerken de muhtemelen yolda bir yerlerde "Error 404: Çeşitlilik Bulunamadı, Lütfen Daha Sonra Tekrar Denemeyiniz" diye bir ekranla kalakalırdık. Bu minnacık kurucu kadro, genetik çeşitliliğin buharlaşması ve o zararlı çekinik genlerin sürekli birbirini bulup partilemesi anlamına gelirdi. Sonuç ne olurdu? Yaygın genetik defektler ve türün acı bir "Game Over" yaşaması, yani bilimsel adıyla "iç üreme sendromuyla gelen toplu hezimet". Zaten bilim insanları da sağda solda sıkış tepiş kalmış hayvan popülasyonlarını inceleyip, "Bakın, biz demiştik ama dinleyen kim?" diye iç geçiriyorlar.

Hal böyleyken, Adem ile Havva olayına şöyle bir bakınca, insanlığın "iki kişilik dev kadroyla mucizevi başlangıç" yaptığı fikri, maalesef bilimsel reytinglerde tutmuyor, adeta "sezon finali yapamadan yayından kaldırılan dizi" gibi. Öyle "abrakadabra, insan oldu" diye bir durum yok; ya da bugünkü hayvanat bahçesi kaçkını gibi ortalıkta gezinen şempanzelerden veya "King Kong'un uzaktan akrabasıyız biz" diyebileceğimiz günümüzün modern maymunlarından da türemedik, o konuda içiniz rahat olsun. Bunun yerine, bilim insanlarının DNA'mızı adeta bir define haritası gibi didik didik etmesi, kemikleri konuşturan paleoantropologların "bu kemik çok şey anlatıyor ama biraz dedikoducu" dedirten bulguları ve moleküler filogenetik denen o pek havalı alanın verileri hep bir ağızdan diyor ki: Biz insanlar ve bugünkü büyük insansı maymunlar, milyonlarca yıl önce yaşamış, muhtemelen neye benzediğini hayal bile edemeyeceğimiz (belki de fena halde karizmatik ve üç dirhem bir çekirdek gezen) bir son ortak atayı paylaşıyoruz. Ha bunun neye benzediğini de %100 bilmiyor değiliz adaylar tabii ki var. Sahelanthropus tchadensis, Orrorin tugenensis, Ardipithecus kadabba. Benim oyum Sahelanthropus tchadensis'den yana. Ha çok mu hoşuma gidiyor oyumu böyle bir primata kullanmak? Tabii ki gitmiyor herkes gibi ama gerçek bu. Ben de isterim benim atalarım Virgo Supercluster'ın yöneticileri olsun süpermenler olsun ama gerçek bu. Bu "büyük ayrılık" sonrası bizim hominin soyumuz, "Survivor'ı kim kazanır?" dedirten bir türleşme ve doğal seçilim maratonuna girmiş, milyonlarca yılda ince ayar çekilerek Homo sapiens, yani "düşünen ama bazen de sırf gıcıklığına düşünüyormuş gibi yapan bizler" meydana gelmişiz. Bu süreç, öyle iki kişinin "hadi biz bir tür olalım da ortalığın tozunu attıralım" demesiyle değil, genetik çeşitliliği sağlayan ve arada bir "acaba şu geni mi eklesek, yoksa bu biraz fazla mı kaçar?" diye kafa patlatan popülasyonlarla işledi.[1]

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. The Smithsonian Institution's Human Origins Program. Introduction To Human Evolution. (9 Temmuz 2024). Alındığı Tarih: 23 Mayıs 2025. Alındığı Yer: The Smithsonian Institution's Human Origins Program | Arşiv Bağlantısı
6
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close