Öncelikle insan zihni bilinçaltı yapısına ve anı/düşünce belleğine göre çağrışımlı işler. Yani kişinin kendi deneyimlerine göre içinde oluşan düşünceler çağrışımlıdır. (Kodlamalıdır) Mesela bir gül görünce sizin aklınıza belki o an kırmızı renge dair bir şey çağrısım yapar. Yada sevdiğiniz kıza aldığınız ilk gülü hatırlarsınız o an. Ama bir botanikçi için bu kırmızı gül örneğin üniversite yıllarında derste hocasının getirip gül incelediği bir anıya çağrışım yapabilir. Veya da serada kırmızı bir gülü yetiştirirken yıllar önce elini sokan bir arıya dair anısını tetikleyebilir. Yani kısacası zihne kayıtlı bir şey başka bir şeyi düşünmenin aracı veya tetikleyici unsuru olabilir. Aslında bu durum zihnin temel işleyişi açısından son derece de uygundur. Çünkü zihnin işleyişinde bir şey temsilen başka bir şeyle zihne kodlanabilir veya eşleştirilebilir durumdadır. Zaten dil yani kavram ve kelimeler (sesler) de bunun en iyi örneğidir.
Eğer insan zihninde oluşan düşünce yukarıdaki gibi bir çağrışıma dayanmıyorsa bu durumda iş derinlerde çok daha başka bir duruma kayabilir. Örneğin bilinçaltı zihnimizde iç sesler türetiyor olabilir. (Tabi yine bilinçaltına kayıtlı deneyim/bilgilere göre) Zihnimizin zaten çok sesli yapıda olduğu bilimsel olarak biliniyor. Buna Eagleman zihnimizdeki 'çok sesli demokrasi meclisi' ifadesini kullanıyor. Bu durum bize filmlere konu klasikleşen içimizdeki iyi ses kötü ses durumunu hatırlatıyor ki bu durumun gerçeğe uygunluğu belli ölçüde var demek. Aynı zamanda çok seslilik çok kişilikli bir yapı da demek anlamına gelebilir insanda. Yani hepimizin iyi ve kötü halleri olabilir. Bizi biz yapan şey nedir biz kimiz gibi insanın 'kendine' bile yabancılaşabileceği bir tabloyla karışmak bile mümkün bu bilgilerle. Çünkü bu iyi ve kötü seslerden hangisi gerçekte saf bize ait. Yada daha genel olarak bu seslerden hangisi gerçek 'ben' belki de tüm bu sesler kaynağını bilinçaltından alıyor. Peki ama bu halde bilinçin durumu nedir. Bilinç bu sesler karşısında nerede konumlanıyor. Bilinç sadece seçim yapan durumunda mı. Bu gibi ilginç sorular da kaçınılmaz olarak ortaya çıkıyor. [1]
Kaynaklar
- D. Eagleman. (2016). Beyin. ISBN: 9786054729692.