Merhaba, yaşadığınızı anlıyorum bu yazımda sorunuza hem empatik hem de bilimsel düzeyde cevaplayacağım.
Öncelikle ufak yaşadığım tecrübeden bahsetmek ve dediğiniz o kendine yetme durumuna nasıl geldiğimi kısaca anlatayım: İnsanlara sıkça yardım etmeyi seven, ihtiyaçlarında her soruyu cevaplayan genelde isteklerini geri çevirmeyen biriydim. Bu saflıktan değil sadece yardım edebilmeyi çok seviyordum. Ancak zor zamanlar yaşadığımda yanımda kimsenin olmadığını ve bana onların yardım ettiğim gibi yardım etmek isteyen kimsenin olmadığını fark ettim. Muhtemelen burada aynı duyguyu hissetmişizdir. Emeklerinizin karşılığını alamamak. Bunun sonrasında onlarla olan ortamımı, iletişimi vb. her şeyi kestim. Çünkü ihtiyacım olan yardımı bir başkası veremeyecek kadar farklıydım. Belki de sizde öylesiniz. Emek verdiğiniz kimse sizin karmaşık zihninizi veyahut emeğinizi anlayacak düzeyde değildir. Bundan dolayı sizde yardımı ve emeği kendinizde aramalısınız. Kendinizden başkasını gerçekten tanımaya uğraşmak yerine kendinizi keşfetmelisiniz!
Şimdi sıra bunun bilimsel yanlarına: Öncelikle bahsettiğim geri dönüşü olmayan emeğin, beyinde plan yapmamızda ve motivasyon sahibi olmamıza yardımcı olan dopamin hormonunun beklentinin karşılanmaması yüzüne büyük bir çöküş yaşadığını söylemek isterim. Bu çöküş derin boşluk hislerinden depresyona kadar etkisi vardır. Bundan dolayı beklenti yaratmadan gerekli dinlenme sürecini geçirmeniz gerekmektedir.
Peki yeni hobiler veya kendine yetebilme gibi şeylere nasıl sahip olabiliriz? Tabi ki artık eski şeylere verdiğiniz dopamin bağlarını yıkıp bu bağları kendinizde güçlendirmeniz gerekiyor! Bunu yapmayı sevdiğiniz ancak size yardımı olmayan her şeyi bırakmak ve boşta dopamin olmasını sağlayarak başlayabilirsiniz. Yani sıkılacak kadar boş kalın ve kendinizi keşfetmeye başlayın. Boş kalan dopaminler farklı şeylerden zevk almayı öğrenecektir![1]
En önemlisi kendinize dürüst olun. Gerçekten başkaları hiçbir zaman gerçek bir psikolog veya eğitimci olmadı. Sizi anlamalarını veya anlıyormuş gibi yapmalarına aldanmayın. Bazı gerçeklerle tanıştırın kendinizi. Kendi potansiyelinizi aramaya başlayın emimin bu size daha çok zevk verecek ve başkalarına emek verdiğinizdeki mutluluğunuz yerine başkalarının sizin gelişiminize verdiği tepkiler daha keyifli olacaktır.
Kısaca toparlayayım, bazen yaptığınız bu uyum sağlama ve emek verme çabası gereksiz olabiliyor. Biliyorum insan gibi canlılar paylaşmayı çok sever ve bunu anlıyorum. Ancak benim burada bilimsel bilgi paylaşmam ve geri dönütünü alabildiğim bir sistem kullanmam gibi sizde hayatınızda geri dönüt alabileceğiniz şeylere yönelmelisiniz. Özellikle bu sistem bizzat kendinizsiniz.
(Bu arada bunun gibi detaylı bir konuyu blog olarak paylaşmaya karar verdim. Belki bir gün görürseniz inanırım ki bizim gibilere fayda sağlar.)
Kaynaklar
- V. A. Willie. Dopamine Imbalance And Its Effect On Compulsive Behaviors – Emotion, Brain, & Behavior Laboratory. Alındığı Tarih: 3 Temmuz 2025. Alındığı Yer: sites.tufts | Arşiv Bağlantısı