Öncelikle görme duyumuz için bir eeg iletisinden çok sinirsel ileti ve nörotransmitterler ile gerçekleşen bir dizi olaya dayanır. Eeg dalgaları bunun bir sonucudur. yani elektriksel olarak değil biyokimyasal bir olaydır desek daha uygun olur. Görme için ilk şart ortamdaki cisimden gözümüze gelen bir ışık olmalı, ışık kornea , iris ve göz merceğinden geçerek retina tabakasındaki sarı nokta dediğimiz yere odaklanır. buradaki koni ve çomak hücrelerdeki ışık reseptörü ile ışık algılanıp, hemen konşuluğundaki optik sinir lifleri ile nötrotransmitterler vasıtası ile iletişime geçerek görüntüyü önce optik kiazma dediğimiz bölüme spnrasında ise optik traktus ve optik radyasyondan geçerek beynin oksipital lobuna iletir. oksipital lobun korteksinde beyin görüntüyü oluşturur. ve anlamlaştırır. yani Eeg dalgaları sebep değil bir sonuçtur. tabiki de teorikde uygun eeg dalgalarını bu yolaklara uygularsak beyindeki sinir hücreler de uygun nörotransmitterleri salgılatıp , sanal görüntüyü uyguladığımız kişiye gerçekmiş gibi hissettirebiliriz. ama şuanki sinirlim pratiğinde bu mümkün değil.

Kaynaklar
- Yazar Yok. Ders Notları. (4 Ağustos 2019). Alındığı Tarih: 4 Ağustos 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı