Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
Çağanalp Sarıkaya
Üye 20 Şubat 1 Cevap
2

Adem ve Havva gerçekse neden onların yaptığı bir hatayı milyarlarca insan ödüyor?

Adem ve Havva cennetteki yasaklı elmayı yiyince "ceza" olarak dünyaya gönderildi. E o zaman o elmaı yemeyen biz neden dünyada cezaya mahkumuz?
252 görüntülenme
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Kerem Mulligan
Kuran üzerine çalışıyorum 20 Şubat

Kuran'a göre tüm insanlar dünyaya ''insan'' olarak gelmeyi, yani sınanmayı seçmiştir.

bakınız: [33:72] Biz sorumluluğu (seçim özgürlüğünü) göklere ve yere ve de dağlara sunduk, fakat onlar onu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korktular. Ama insanoğlu onu kabul etti; o, haddi aşandı, cahildi. [Kuran: son ahit]

Bu konu ile alakalı olduğu için Reşad Halife'nin kuran çevirisinin sonundaki ek 7 bölümünü aynen ekliyorum:

Tüm Reklamları Kapat

Biz Niçin Yaratıldık?

Biz bu dünyadayız çünkü korkunç bir suç işledik ve kendimizi günahın bedelinden kurtarmak, suçumuzu kınamak ve Tanrı’nın krallığına tekrar katılmak için bu hayat bizim şansımızdır.

Her şey birkaç milyar yıl önce “Göksel Toplum’da bir kavganın yükselmesiyle” başladı (38:69). Yüksek rütbeli mahlûklardan biri olan Şeytan, Tanrı-vergisi güçlerinin kendisini Tanrı’nın yanında bir tanrı olmaya yeterli kıldığı şeklinde kibirli düşüncelere kapıldı. Böylelikle Tanrı’nın mutlak otoritesine meydan okumuş oldu. Şeytan’ın iddiası sadece küfür değildi, yanlıştı da—sadece Tanrı, yani başka hiç kimse değil, bir tanrı olma niteliğine ve yeteneğine sahiptir. Şeytan’ın küfrü sonucunda, Göksel Toplum’da bir bölünme meydana geldi ve Tanrı’nın krallığının bütün unsurları dört kategoride sınıflandırıldı:

1. Melekler: Tanrı’nın mutlak otoritesine sarılan yaratıklar.

Tüm Reklamları Kapat

2. Hayvanlar: Önce isyan eden, fakat sonra Tanrı’nın tövbe davetini kabul eden yaratıklar.

3. Cinler: Şeytan’la aynı fikirde olan yaratıklar; onda bir “tanrı” olma yeteneği var.

4. İnsanlar: Bir karara varmayan yaratıklar; onlar Tanrı’nın mutlak otoritesinden yana sağlam bir duruş sergileme konusunda başarısız oldular.

En Merhametli Olan

Melekler, Tanrı’nın mutlak otoritesine sarılmayan yaratıkların sürgün edilmesini bekliyorlardı (2:30). Fakat Tanrı En Merhametli olandır; O, suçumuzu kınamamız için bir şans vermeye karar verdi ve melekleri onların bilmediklerini bildiğinden haberdar etti (2:30). Tanrı, bazı yaratıkların günahın bedelinden kurtarılmak için bir şansı hak ettiklerini biliyordu.

Eğer bir uçağı uçurabilme yeteneğinizin olduğunu iddia ediyorsanız, iddianızı test etmenin en iyi yolu size bir uçak vermek ve onu uçurmanızı istemektir. Bu tam olarak Tanrı’nın Şeytan’ın iddiasına cevaben yapmaya karar verdiği şeydi. Tanrı yedi büyük evren yarattı, sonra meleklere Şeytan’ı “Dünya” adı verilen minik zerre üzerinde bir tanrı olarak atadığını söyledi (2:30). Şeytanın geçici bir “tanrı” olarak atanmasıyla ilgili Kuranî açıklamalar (36:60) önceki kutsal yazıları doğrulamaktadır.

Sen, İblis, kalbinden şöyle söyledin:

“Göklere tırmanacağım.

Tanrı’nın yıldızlarının üstüne.

Tahtımı kuracağım.

Tüm Reklamları Kapat

Yerimi alacağım

Toplanma Dağı’nın üstünde,

Kuzey’in girintilerinde.

Tüm Reklamları Kapat

Bulutların tepelerinin üstüne çıkacağım;

Yüceler Yücesi gibi olacağım!”

[[Yeşaya 14:13-15]]

“Şeytan daha sonra İsa’yı çok yüksek bir dağa götürdü ve tüm dünyanın krallıklarını ihtişamlarıyla önünde sergiledi, şöyle söz verdi: “Eğer önümde saygıyla secde edersen tüm bunları sana bahşedeceğim.” Bunun üzerine İsa ona şöyle dedi, “Uzak dur Şeytan! Kutsal Yazıda şu vardır: ‘Tanrın Rabbe kulluk edeceksin; YALNIZCA O’na tapacaksın.’ “

Tüm Reklamları Kapat

[[Matta 4:8-10] & [Luka 4:5-8]]

Tanrı’nın planı ölümü yaratmayı gerektiriyordu (67:1-2), sonrasında ise cinleri ve insanları bu dünyaya getirmeyi. Böylece onlar herhangi bir ön yargı olmaksızın yeniden başlarlar ve Tanrı’nın mutlak otoritesine yahut Şeytan’ın çok tanrılı teorisine sarılmak için tam özgürlük kullanırlar. Bu kritik kararı vermek için her insan, Tanrı’dan, O’nun mutlak otoritesini savunan bir mesaj ve aynı zamanda Şeytan’dan onun çok tanrılı ilkelerine itici bir mesaj alır.

Bize avantajlı bir başlangıç vermek için, En Merhametli Olan, bizi dünyaya göndermeden evvel tüm insanları huzurunda topladı ve biz de yalnızca O’nun Sahibimiz ve Efendimiz olduğuna şahitlik ettik (7:172). Bu sayede, Tanrı’nın mutlak otoritesine sarılmak her insanın ayrılmaz bir parçası olan doğal bir içgüdüdür.

İsyancılar öldürüldükten sonra, insanların ve cinlerin ruhları özel bir depoya yerleştirildi. Daha sonra Tanrı, test dönemi boyunca insanlara ve cinlere ev sahipliği yapması için uygun bedenler yarattı. İlk cin bedeni ateşten yaratıldı ve Şeytan bu bedene atandı (15:27). İlk insan bedeni ise dünyevi bir materyalden, balçıktan yaratıldı (15:26) ve Tanrı ilk insan ruhunu bu bedene atadı. İlahi plan, meleklerin yeryüzünde insanlara hizmet etmesini gerektiriyordu—onları korumak, onlar için rüzgârı ve yağmuru sürmek, rızıkları dağıtmak vs. Bu gerçek, Kuran’da alegorik olarak anlatılır: “Rabbiniz meleklere dedi ki ‘Âdem’in önünde secdeye kapanın!’ ” Şeytan elbette insan türüne hizmet etmekle herhangi bir ilgisi olmasını reddetti (2:34, 7:11, 17:61, 18:50, 20:116).

Âdem’in bedeni dünya üzerinde kalırken, gerçek kişi, ruh, en dıştaki evrende yer alan Cennete kabul edildi. Tanrı, Âdem’e yasak ağacın temsil ettiği bazı buyruklar verdi ve Şeytan kendi şeytanî mesajlarını iletmek için Âdem’in yoldaşı olarak atandı. Gerisi tarihtir.

Ne zaman bir insan doğsa, bu yeni bebeğe ruhlar deposundan insan olan bir kişi atanır. Tanrı, ruhları Kendi bilgisine uygun bir şekilde atar (28:68). Her ruh belirli bir bedene atanmayı ve belirli koşullar altında yaşamayı hak eder. Hangi ruhların iyi, hangi ruhların kötü olduğunu yalnızca Tanrı bilir. Çocuklarımız evlerimize Tanrı’nın planına göre atanır.

Şeytan’ın bakış açısını temsil etmesi için, o yeni insana aynı zamanda bağımsız bir cin ruhu da atanır. Herhangi bir cinin fiziksel bedeni ebeveyn cinler tarafından üretilirken, cin ruhu bağımsız bir bireydendir. Cinler Şeytan’ın soyundan gelen kimselerdir (7:27, 18:50). Atanmış olan cin, insanoğlu ile birlikte doğumdan ölüme kadar kalır ve Yargı Günü’nde ana tanık olarak hizmet eder (50:23). Her ikisi de tek bir bakış açısına ikna oluncaya dek kafalarımızın içinde insan ruhu ile cin ruhu arasında sürekli bir tartışma yaşanır.

İlk Günah

Yaygın inanışın aksine, “İlk Günah” Âdem’in yasak ağaçtan yediğinde Tanrı’nın yasasını çiğnemesi değildi. İlk Günah, Büyük Kavga sırasında bizim Tanrı’nın mutlak otoritesine sarılmakta başarısız olmamızdı. Eğer insan olan kişi, kendi cin yoldaşını bu ilk günahı kınamaya ve Tanrı’nın mutlak otoritesine sarılmaya ikna ederse, her iki yaratık da Yargı Günü’nde günahın bedelinden Tanrı’nın ebedi krallığına kurtarılırlar. Fakat eğer cin yoldaşı, insanoğlunu Şeytan’ın putperest görüşlerine sarılmaya ikna ederse, bu takdirde her iki yaratık da sonsuza dek Tanrı’nın krallığından sürgün edilir.

Şeytan ve temsilcileri, kendi bakış açısını yaymak için Muhammed, İsa, Meryem ve azizler gibi güçsüz yaratıkların putlaştırılmasını savunurlar. Çoktanrılı eğilimlerimiz nedeniyle burada olduğumuzdan, çoğumuz Şeytan için kolay avız.

Tüm Reklamları Kapat

Şeytan’ın bir “tanrı” olarak beceriksizliği, hâkimiyeti boyunca var olan kaos, hastalık, kazalar, sefalet ve savaşın yaygınlığı ile zaten kanıtlanmıştır (36:66). Öte yandan Şeytan’ı kınayan, Tanrı’nın mutlak otoritesine sarılan, İsa ve Muhammed gibi güçsüz ve ölü mahlûkları putlaştırmaktan sakınan insanlar, Tanrı’nın korumasına geri döndürülürler—onlar bu dünyada ve sonsuza dek mükemmel bir hayatın tadını çıkarırlar.

Bu dünyadaki yaşamımız, çok tanrılı fikirlerimizi açığa çıkarmak için tasarlanmış bir dizi test olduğundan, puta tapmak bağışlanmayan tek suçtur (4:48, 4:116). Dünya, ya Tanrı’nın mutlak otoritesine ya da Şeytan’ın putperest görüşlerine sarılma kararımızı açıkça göstermek için ilahi olarak tasarlanmıştır (67:1-2). Gündüz ve gece, Şafak Namazını yerine getirerek ve en sıcak ile en uzun günlerde oruç tutarak Tanrı’nın yasalarına sarılma istekliliğimizi test etmek için sürekli olarak değişir. Sadece Tanrı’nın mutlak otoritesi hakkında tamamen kesin olanlar günahın bedelinden kurtarılırlar. (26:89).

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close