Sessizlik hayatta çekilen acılardan alınan bir derstir.
Bu sadece birkaç kelimeyle, hızlıca öğretilebilir: İyi olan tek şey erdemdir. Erdem olmadan iyi var olamaz. Erdem bizim asil ve mantıklı olan tarafımızdır. Peki bu erdem ne olabilir? Doğru ve değişmez bir görüştür. Çünkü zihnimizin tüm dürtüleri buradan ortaya çıkar. Ve dürtülerimizi kışkırtan her görüntü bunun sayesinde net bir resme dönüşür.
Bunu yapmak ne kadar zor olursa olsun iyi insanlar hep onurlu olanı tercih eder. Sonunda yaralanmayı da göze alırlar, tehlikeye düşmeyi de. Zenginlik, mutluluk ve güç vadetse bile adi gördükleri şeyleri yapmazlar. Onları onurlu olanı yapmaktan vazgeçirecek ya da adi buldukları şeylerin tuzağına düşürebilecek tek bir şey bile yoktur.
Büyük acılar içerisinde kıvranıyorum diye ağlıyorsun! Eğer bu acıları bir korkak gibi çekiyor olsaydın daha mı az canın yanacaktı?
Gelin talih bizi hazırlıklı ve zinde bulsun. Bu kendini talihin ellerine teslim eden büyük bir ruhtur. Bunun aksi de zayıf ve yozlaşmış bir ruhtur. O, dünyanın düzenini anlamaz, sürekli bununla savaşır ve kendi hatalarındansa tanrıların hatalarını düzeltmeye çalışır.
İnsan kendiyle barış içinde olmadıkça, asla hiçbir yerde huzur bulamaz.
Gerçek herkese açıktır, kimsenin tekelinde değildir; gelecek kuşaklar için bile araştırılacak birçok gerçek vardır.