Bir durumdan başka bir duruma nasıl geçtiğimi zaten bir türlü kavrayamam. Mesela, karanlıktan sonra birdenbire nasıl aydınlık olur, albayım? Siz hiç görebildiniz mi?
İnsanlar çok bozdu Olric.
Ben bu düzene ayak
Uyduramıyorum. Bu yüzyıl,
Kusma hissi uyandırıyor.
İnsanlık öldü, tabutunu
Kaldıracak kimse
Bulamıyor...
Eleştiriye açığım fakat fikirleriniz umrumda değil.
Her gün yeni baştan yaşamak mümkün olacak mı dersin? Bir gün öncesine korkak bir bezirgânlıkla sarılmadan yaşayabilecek miyiz? Yoksa yarından korktuğumuz için, düne köle gibi bağlanacak mıyız?
Gerçek, başkalarının bize uygulamaya çalıştığı tatsız bir ölçüdür.
Hürriyet, ölümden kaçmak demek değildir. Belki de yalnız ölüme giderken hür olabilir insan. Ancak ölüm-kalım anında hürriyetin gerçek anlamını kavrayabilir.
Bir anlam aramamalı. Anlam kadar insanın hayatını zehir eden bir kavram yoktur.