Grip Virüsü Zamanı Algılayabiliyor ve Bu, Onu Alt Etmekte Kullanılabilir!
Bu haber 10 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Cell Reports’ta yayınlanan bir çalışmaya göre grip virüsü hücrelerimizi ne kadar süre işgal etmesi gerektiğini ve ne zaman yayılması gerektiğini bilir. Yani yeni tedaviler, grip virüsüyle onun saatini bozarak mücadele edebilir.
Fazlasıyla küçük ve fazlasıyla zararlı bir varlık olan virüsün, bu kış fazla sayıda insanı hasta yatağına düşürmesi sayesinde, virüsün potansiyel bir zayıflığı bulundu. Grip virüsü zamanı algılayabiliyor ve etkilerini kısıtlı bir zaman tablosuna göre sergiler. Bu durumda eğer yeni bir aşı grip virüsünün zaman algılayışını bozabilirse, bağışıklık sistemi hastalıkla daha etkili savaşabilir.
Virüsler konak hücreyi işgal ederek çoğalır; konak hücrenin kontrolünü ele geçirir ve kendisinin kopyalarını üretir. Hücrelerin bu işgalleri tespit etmek ve yardım çağırmak için bir uyarı sistemleri vardır ancak bu desteğin gelmesi zaman alır. Virüs, yapacaklarını doğru gerçekleştirmek zorundadır: Çok hızlı hareket ederse, kendi kopyalarını üretecek zamanı bulamaz; çok yavaş hareket ederse, bağışıklık sistemi tarafından durdurabilir.
Mount Sinai’s Icahn School of Medicine’daki araştırmacılar grip virüsünün alarmı harekete geçirmeden hücreyi ne kadar kontrol edebileceğini belirleyebilmesi için bir mekanizmaya sahip olması gerektiğini düşünüyor. Araştırmacılar, virüsün fark edilmeden önce sekiz saati olduğunu halihazırda biliyordu. Araştırmayı yürüten ekibin başında bulunan mikrobiyoloji profesörü Dr. Benjamin tenOever, durumu şöyle açıklıyor:
Hastalığın başka bir insana bulaşması için yeterli kopya üretebilmek için virüsün iki günlük devamlı etkinliğe ihtiyacı vardır.
Araştırma ekibi bu bilgilere ek olarak virüsün hücreden çıkış yapabilmek için bir proteini yavaşça topladığını ve bundan sonra hücreden çok kısa bir sürede çıktığını keşfetti. Buna göre virüs, moleküler bir zamanlayıcı yaratmak ve enfeksiyonun evrelerini düzenlemek için hücrenin tahmin edilebilir doğasından faydalanıyor.
Virüsle savaşmak için, virüsün protein toplama saatini değiştirerek virüsü oyuna getirdiler. Öncelikle, virüsün gereken proteini gereğinden çabuk toplamasını sağladılar - ki bu da virüsün yeterli sayıda kopya üretemeden konak hücreden çıkmasını sağladı. Bu deneyde akciğer epitel doku hücreleri kullanıldı. Sonrasında virüsün düzenini bozarak hücreden gereğinden geç çıkmasını sağladılar. Virüsün geç kaldığı zamanda bağışıklık sistemi uyarılmıştı ve virüs kaçamadan bağışıklık sistemi virüsün çaresine baktı.
Bu araştırma, dahili protein saatini hedef alabilecek yeni grip aşıları ve antiviral ilaçlar için gelecek vaat ediyor. Her ne kadar grip aşısı hala en garanti yöntem gibi dursa da, herkes için ulaşılabilir ve uygun bir seçenek değil. Özellikle de çok genç ve çok yaşlı insanlar için tavsiye edilmeyen burun spreyi şeklinde olan grip aşısı... Bu tedaviler, belirlenen mevsimde hangi grip türünün yayılacağına dair bilimsel tahminlere dayanıyor ve sadece sınırlı çeşitte aşı var. Ne var ki, virüsün biyolojik saatini hedef alan bir tedavi zayıflatılmış veya ölü bir grip virüsüne ihtiyaç duymayacaktır. Sadece virüsün zaman algısını yanıltması yeterli olacaktır.
Not: Bu çeviriyi yapan Erdem Emir Er'e teşekkür ederiz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 4
- 3
- 3
- 3
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Popular Science | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 20:55:55 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3105
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Popular Science. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.