Kışlık montlar, vücudun ürettiği ısının çevreye kaçmasını yavaşlatarak sıcak kalmamızı sağlar. Bu etki, fizikte iyi bilinen üç ısı transfer mekanizmasına dayanır: iletim, taşınım ve ışınım.
Montların içindeki kaz tüyü veya sentetik dolgular, çok sayıda küçük hava cebi oluşturarak ısı iletimini azaltır. Hava, düşük ısı iletkenliğine sahip olduğu için vücut ısısının dışarı kaçışı yavaşlar. Güncel tasarımlarda aerogel gibi son derece gözenekli malzemeler, aynı yalıtımı daha ince katmanlarla sağlayabilir.
Dış kabuk, rüzgârın vücut etrafındaki sıcak hava tabakasını süpürmesini engeller. Sık dokunmuş, su geçirmez ama nefes alabilen kumaşlar; hem taşınımla oluşan ısı kaybını azaltır hem de terin buhar olarak dışarı çıkmasına izin verir.
Bazı modern montlar, vücudun yaydığı kızılötesi ısıyı geri yansıtan ince kaplamalar içerir. Mikro-nokta desenli bu yüzeyler, nefes alabilirliği bozmadan ek sıcaklık sağlar.
Özetle, kışlık montların çalışma prensibi yüzyıllardır bilinen fizik yasalarına dayanır. Farkı yaratan unsur, bu yasaları çok daha verimli kullanan yeni nesil malzemeler ve tekstil mühendisliğidir.