Günümüzde herkes, hemen her konuda 1984 romanına atıfta bulunuyor ve George Orwell haklı çıktı yada 1984 bizi uyarmıştı bu konularda diyor. Dünya da giderek despotik rejimler arttığı için böyle söyleyen insanlara hak veriyorum. Ama bu kitabın da en az 1984 kadar güçlü bir distopik eser olduğunu düşünüyorum, sadece onun kadar popüler değil malesef. İtfaiyecilerin yangın söndürmek yerine, evleri ve kitapları yaktıkları, bunu da insanların mutluluğu için yaptıklarını söyledikleri(çünkü kitap okumak düşünmeyi düşünmekte mutsuzluğu getirir diyorlar yetkililer) karanlık bir dünya. Fahrenheit
451 soğuk savaş yıllarında yazılmış bir dönem romanıdır esasında, yani yaşadığı yılların en büyük sorunu olan; nükleer silah ve yeni bir icat olan televizyonun insanın hayatında kısa sürede büyük yer edinmesini, kitaplara yada başka şeylere ayıracağı zamanını çalmasını konu ediniyor. Ama bence onu bu kadar etkili kılan ve ne kadar uzun süre geçse de unutulmaz bir roman haline getiren yönü; kitapların kıymetini hatırlatması. Okuyucu kitaptaki birçok karakterin nerdeyse zombileştiğini, düşünemediğini gördüğünde kitaplar olmasaydı ya da biz kitap okumasaydık aynen bunlar gibi mi olacaktık diye düşünüp korkar ve kitaplara sıkı sıkı sarılır, daha çok okur. En azından bende bu etkiyi yarattığını söyleyebilirim. Her neyse mutlaka okumalısınız bence ,bi de 1966 yapımı uyarlaması var onu da izleyebilirsiniz.(2018 yılında da tekrar uyarlanmış, onu izlemediğim için birşey diyemem)ama bence 1966 yapımını izlemeyin çünkü ben izlediğimde romanın atmosferini hiç göremedim -yılı yüzünden-ve hayal kırıklığına uğradım.