Doğu ve Batı (Orient und Okzident: Die Geburt der griechischen Kunst)

Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal 30.03.1911’de İstanbul’da doğdu. 1930/31’de İstanbul Erkek Lisesi’ni bitirdi. Devlet imtihanını kazanarak Almanya’da arkeoloji öğrenimi gördü. 1941’de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde asistan ve doçent, 1949’da profesör, 1957’de ordinaryus profesör oldu. 1943-1983 arasında Türk Tarih Kurumu üyesi, 1951-1961, 1982-1983 Genel Sekreteri, 1951-1981 Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu Üyesi olarak çalıştı. Ekrem Akurgal’a Bordeoux Üniversitesi (Fransa 1961), Atina Üniversitesi (Yunanistan 1988), Lecce Üniversitesi (İtalya l990), Anadolu Üniversitesi (1990) ve Koç Üniversitesi (2002) Şeref Doktoru şanını tevcih etmişlerdir. London Hellenic Society (1954), Washington Arkeoloji Enstitüsü (1961), Berlin Alman Arkeoloji Enstitüsü (1979), Ellen Arkeoloji Enstitüsü (1983), Avusturya Arkeoloji Enstitüsü (1987), ve 1992’de kurulan Türkiye Bilimler Akademisi –TÜBA- şeref üyesidir. 1992’de Fransız Akademisi Eskiçağ Bölümü asil üyesi seçilmiş ve akademideki koltuğu yaşamı boyunca Akurgal adını taşımıştır. Ekrem Akurgal, Federal Almanya Büyük Liyakat Nişanı Yıldızlı Rütbesi (1979), Goethe Madalyası (1979), T.C. Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü (1981), İtalyan Commandatore Nişanı (1987) ve Fransa cumhurbaşkanı tarafından verilen Legion d’Honneur Officier rütbesi (1990) sahibidir. 1961- 1962 Princeton, 1971-1972 Berlin üniversitelerinde, 1976 Pisa Scuola Normale Superiore ve 1980-1981’de Viyana Üniversitesi’nde ders vermiştir. Avrupa’da İngilizce, Almanca, Fransızca ve İtalyanca olmak üzere dört yabancı dilde yüksek tirajlı eserleri yayınlanmıştır. Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi dekanlığı sırasında Türk Sanatı Tarihi, Tiyatro ve Kütüphanecilik Bölümleri ile Epigrafi dalını kurmuştur. 1948-1993 yılları arasında Daskyleion, Foça, Sinop, Çandarlı, Erythrai ve Smyrna (Bayraklı) kazılarını sürdürmüştür.

Türkiye’de arkeoloji denince akla gelen ilk isimlerden Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal, Doğu ve Batı kitabında Antik Yunan’ın sanat ve kültür mirasının kökenlerini ararken, Akdeniz ile Yakın Doğu’nun zengin ve karmaşık ilişkilerini de ele alıyor. Neo-Asur’dan Babil’e, Aramilerden Neo-Hitit’e, Fenike ve Suriye’ye kadar Yunan sanatının nasıl şekillendiğini ve diğer medeniyetlerle olan etkileşimlerini ustalıkla anlatıyor. Akurgal, sanat tarihinden arkeolojiye kadar geniş bir yelpazede Yakın Doğu’nun başlıca sanat merkezlerini, önemli sanat eserlerini inceliyor.