Bu kitap da tecavüzcü erkeklerin aslında "anormal, psikopat veya uyumsuz" erkekler olmadıklarını, tam tersine aslında sorunun "normal erkeklik kalıplarına" uyan insanlar olduğunu vurguluyor. Birçok güncel olayda iddia edilenin aksine, bu erkeklerin nadiren psikolojik rahatsızlıkları olduğu ve psikolojik bakımdan diğer tutuklulardan bariz bir farkları olmadığı istatistiklerle açıklanıyor. Bu suçtan hüküm giymesine rağmen yaptığının tecavüz olmadığını, kurbanın bundan zevk aldığını ve hatta bir kurban varsa bunun kendisi olduğunu iddia eden suçlular; toplum içinde sıkça duyduğumuz tecavüz mitlerini tekrar tekrar dile getiriyor. Bunlar ne yazık ki oldukça tanıdık: "Açık" giyinmek tecavüze neden olur, "iyi kızlara" tecavüz edilmez, tecavüzden korunmak kadının sorumluluğudur, erkekler için seks bir hak olduğundan zorla da elde edilse bu bir suç sayılamaz gibi birçok anlamsız, ancak yine de bu erkeklerin kafasına kazınmış mitler...
Tecavüzün ne olduğunu herkes az ya da çok biliyor evet, ama ne olduğunu derinliğiyle de bilmek zorundayız. Buna yol açan sosyolojik nedenleri, tecavüzcü bireylere yükleyerek ve de bu "nedenleri" onları aklamak için kullanarak bir çözüme ulaşmamız imkânsız. Bu nedenle de bu sorunu çözeceksek neyle uğraştığımızı çok iyi anlamamız gerekiyor.