Eğer özel sektörde çalışıyorsanız ya da en azından biraz da olsa çevrenizdekilerin şikayetlerine kulak kabartmışsanız görünüşte resmî ama aslında gayriresmi birçok olayın döndüğünü görmüşsünüzdür. Çevremde çok sayıda fabrika olmadığı için var olan işletmelerde nelerin döndüğünü öğrenmek daha kolay oluyor. Örneğin pandemi döneminde ‘eksik çalışma ödeneği’ gibi bir tedbir alınmıştı. Buna göre işçiler ayın üçte ikisinde çalışıp üçte birinde izinli olacaklar, izinli oldukları günkü yevmiyelerini devlet verecekti. Ancak sigortaları ile alakalı düzenleme yapılmadığı için sigorta primleri her ay üçte bir oranında yatırılmadı. Haksız da olsa resmî durum buydu. Gayriresmi olana gelelim. Tabii ki işçiler ayın tamamında çalıştırıldılar. İşçilerin kazancı devletin verdiği miktarı fazladan kazanmaları oldu. Ama asıl olan işletme sigorta primlerini yatırmayarak kazanç sağladı. İşçilerin işine gelmiş gibi bir hal vardı çünkü beş yüz liraya yakın fazla kazanmışlardı. Ama sigorta primleri sermaye sahiplerinin cebine kalmıştı. Bundan hoşlanmayan bazıları şikayet etse de gelen müfettişler işçilere kaç gün çalıştırıldıklarını sorduğunda hiçbir işçi tam çalıştıklarını söyleyemedi. Çünkü biliyordu ki gerçeği söylese devlet işletmeye cüzi bir miktar ceza kesecek kendisi de işsiz kalacaktı. Belki işletmeye ceza bile kesilmeyecekti.
Her zaman sermaye sahipleri ile emekçiler arasında savaş vardır. Ve bu savaşı sermaye sahipleri kazanır. Tarih boyunca bakıldığında emekçiler de birtakım kazanımları elde etmişlerdir ancak bedelini birçok emekçi kanlarıyla ödemiştir.
Jim ile Mac mevsimlik elma işçilerinin düşen ücretler yüzünden rahatsız oldukları haberini alır ve bölgeye giderler. Bölgedeki bütün elma bahçeleri üç kişiye aittir ve istedikleri fiyatı belirleme güçleri vardır. Ayrıca devleti de yanlarına almışlardır. Görevleri işçilere grevi öğretmektir.
Steinbeck, Yaşar Kemal gibi işçilerin sorunlarına eğilen bir yazar. Ancak Yaşar Kemal işçilerin kişisel hayatlarına da önem vermekle birlikte Steinbeck ağırlıklı olarak soruna yöneliyor. İdeal olanın kişilerden bağımsız olarak gerçekleşmesi arzusunda. Onun için kişilerden daha çok toplumun geneli önemli. Bitmeyen Kavga işçilere yol gösterme manifestosu bu anlamda.