Bazı Arılar Everest Dağı'nın Tepesinde Bile Uçabiliyor!

- Çeviri
- Entomoloji
- Bilim Haberciliği
Bu haber 11 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
İki bilim insanı, Alp yaban arılarının Everest Dağı’ndan daha yüksekte (yaklaşık olarak 9000 metre civarında) uçabildiklerini keşfettiler.
Kaliforniya Üniversitesi ile Smithsonian Tropikal Araştırma Enstitüsü’nden Michael Dillon ve Robert Dudley, Biology Letters bilim dergisinde paylaştıkları yazılarında alp yaban arıları üzerinde basınç odalarında yapılan deneyleri ve arıların neden bu kadar iyi yüksek-uçuş becerileri olduğu üzerine geliştirdikleri teorilerini açıklıyorlar.

Arılar en iyi uçan canlılar değiller, tabiki zigzag çizerek çiçekten çiçeğe gezebiliyorlar, ancak diğer böcekler ve kuşlar ile uçma konusunda asla yarışamazlar. Ama yine de çok yüksek irtifalarda uçmak gibi olağanüstü bir özellikleri var. Arıların bu özelliklerini keşfedebilmek için Dillon ve Dudley, Çin’deki Sichuan’da bulunan dağlara seyahat ettiler ve orada normalde 3048 metre civarında yaşayan ve uçabilen alp yaban arılarından örnekler aldılar. Daha sonra bu arıları, basınç kabinine koydular ve doğadaki bazı koşulları taklit ettiler. Bu şekilde 2 arının 9000 metre yükseklikte uçabildiğini keşfettiler.
Arıların bu koşullarda nasıl uçabildiklerini daha iyi anlamak için her arı yüksek hızlı kamera ile kaydedildi ve ayrıca kanatlarını ne kadar hızlı çırptıklarını anlamak için de ses kaydı yaptılar. Bu ses ve görüntü kayıtlarının incelenmesi sonucu araştırmacılar, arıların kanat çırpma hızlarının artmadığını ancak daha geniş yay çizerek uçtuklarını ve böylelikle de her kanat çırpışlarında daha fazla havayı kullanabildiklerini buldular.
Araştırma ikilisi, arıların bu yüksek-uçuş becerilerinin daha çok doğal ortamlarında yaptıklarının farklı bir kullanımı olduğunu öne sürüyorlar. Çünkü, yüksek-uçuşta gerçekleştirdikleri hareketler normalde avlanmadan kaçabilmelerinde ve belki de yüksek miktarda nektar taşımalarında yardımcı olabilir.
Arıların çok az oksijen olduğu halde bu kadar yüksekte uçabilmeleri hala bir sır, çünkü normalde arıların metabolizmaları diğer canlılardan daha hızlı çalışıyor, bu yüzden de yüksek irtifalarda nefessiz kalmaları gerekiyor. Dillon ve Dudley ise bu soruyu cevaplamak için daha fazla deney yapmayı planlıyor.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 9
- 5
- 4
- 4
- 3
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- Çeviri Kaynağı: Phys.org | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/02/2025 14:22:52 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1951
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Phys.org . Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.