Trajik varoluşunu sergileyerek doğanın karşısına geçip Arkhe nedir? diye soran bilge Thales, zihnin ilk katmanıyla, yani mitolojik düşünme katmanıyla doğanın kendisine çizdiği sınırı aşmaya çabalayan bir dünyanın çocuğuydu. Yarısı yanmış fragmanlardan edindiğimiz bilgilerle listesini çıkarmaya çalıştığımız Thales gibi yaşamını doğayı okumaya ve doğa hakkında bilgi edinmeye adayan diğer bilgeler de öyle. Bunlar mitolojik şiir geleneğini çelişkilerden soyarak farklı tarzda ele alıp tarafsız gözlem yapmaya ve düşünceyi nedensel bağlamlar içinde biçimlendirmeye gayret eden ilk gerçek düşünce adamlarıydı. Aslında doğurtmaya çalıştıkları, mitolojinin tanrılarına ve topluma sessiz ve derinden bir başkaldırıydı; iliklerine kadar birey olduğunu duyumsamaydı; ölümlü olduğunu bildiği halde ölümsüzmüşçesine sürgit düşünme ve yaşamaydı; hayal gücünün sınırlarını zorlama, doğayı ve kendini tanımaya duyulan derin bir tutku ve bundan alınan görkemli hazdı; başka deyişle felsefenin kendisiydi.