İnsanlığın, işlerinden en iyi şekilde yararlanan ve genel yararı unutmadan kendi çıkarlarını koruyan pratik insanlara ihtiyacı olduğu kesindir. Ancak insanlığın aynı zamanda, bir girişimin ilgisiz bir şekilde gelişmesi onları öylesine büyüleyen hayalperestlere de ihtiyacı vardır ki dikkatlerini kendi maddi kazançlarına vermeleri imkansız hale gelir. Bu hayalperestler hiç kuşkusuz zenginliği hak etmezler çünkü onu arzulamazlar. Yine de iyi örgütlenmiş bir toplum, bu tür işçilere, maddi kaygılardan arınmış ve özgürce araştırmaya adanmış bir yaşamda görevlerini yerine getirmenin etkili araçlarını sağlamalıdır.