Tanrı’nın dünya üzerinde farklı sınavlar ve koşullar yaratmış olması, O’nun adaletsiz ya da ayrımcı olduğunu göstermez. Aksine, her insanın farklı bir sınavdan geçirildiği, bu sınavların herkesin kapasitesine ve koşullarına göre düzenlendiği öğretilir. Dini kitaplarda bahsedilen "eşitlik", maddi veya sosyal anlamda değil, Tanrı’nın önünde ahlaki sorumluluk ve takva açısından bir eşitliktir. Bu dünya, geçici bir sınav yeridir ve esas adalet, bu sınavın sonucunda ahirette gerçekleşecektir. Farklılıklar, Tanrı’nın adaletinin ve hikmetinin bir parçasıdır ve bu farklılıklar sayesinde insanlar iradeleri doğrultusunda Tanrı’ya olan sadakatlerini gösterirler. Bu bağlamda, Tanrı’nın adaletine dair şüphe duyulacak bir ayrımcılık değil, aksine herkese farklı fırsatlar sunan bir sınav düzeni söz konusudur.