Roma İmparatorluğu’nun yaklaşık iki bin senelik tarihinde dört ayrı döneme ayrılmış ve bu dört dönem içerisinde zaman zaman çöküşün eşiğine gelmiştir. İlk çöküşün eşiği, MÖ 509 senesinde Krallık dönemi’nin (Regnum) sonunda Cuhmuriyet rejimine geçilmiş ve bu süreç içinde Roma İmparatorluğu çöküşten kurtulmuştur. İkinci çöküşün eşiğinden dönüldüğü dönem ise Cumhuriyet döneminin sonlarında MÖ 27 senesinde İmpratorluk rejiminin geçişinde yaşanmıştır. Toprak sınırları üç kıtaya yayılmış istikrarda krallık bir hayli zorlanmıştır. Sayısız isyanlar baş gösterince senatolar devrilmiş monarşik anayasal düzene geçilmesiyle çöküşün eşiğinden dönülmüştür. Üzerinden çok geçmeden MS 395 senesinde Roma, Akdeniz havzasını kapsayacak kadar genişlemiş ve bu kadar büyük bir coğrafyayı tek bir merkezden yönetemeyecek hale gelerek imparatorluk içinde iç isyanlara ve çeşitli karışıklıklara, suikastlar ve merkezi otoritenin sarsılmasına yol açmış, kültürel farklılıklarında boy gösterdiği dönemde hem dilsel hemde dini farklılıklar giderek belirginleşmeye başladığında imparatorluk çöküşün eşiğine gelmiş ve çöküşün eşiğinden ancak Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrılmakta bulunulmuştur. 4. dönem olarak adlandırılan Son İmparatorluk dönemi adı verilen dönemde ki bilinen popüler kültürdeki adıyla Bizans dönemini kaplayan dönem içinde Roma’nın yıkılışına zemin hazırlayan bana göre en büyük olay İstanbul’un Galata ve civarını VII. Mihail Dukas’ın emriyle Genoa’lılara (Cenova Cumhuriyeti ya da en bilinen adıyla Cenevizlilere) Galata dışında Amasra, Samsun ve Kefe gibi ticari limanların hakimiyetinin kontrolünü vermesi hem iç siyaset açısından hemde ticaret açısından Roma’yı çöküşe hazırladı diyebiliriz. Askerî açıdan düzenli bir orduya sahip olamamalarıda sonlarını getirmiştir demekte en doğrusu olacaktır. Zira paralı askerlerle zafer kazanmayı hedefleyen, Papa’dan ve Avrupalı diğer devletlerden Haçlı ordusuna güvenmeleride yıkılışlarına zemin hazırlamıştır. Ee haliyle ordunun bir bölümü paralı askerlerden olunca devlet hazineside ekonomik olarak çöker. Roma’da bizzat aynısını yaşamıştır. Deniz hakimiyetini biz Türklere kaptırıncada ve çok güvendikleri Avrupa’da salgın hastalıklarla uğraşınca, sürekli Papa’nın el değiştirmesi ve Venediklilerin İtalya yarımdasına ara ara çıkarma yapmalarından dolayı Roma’ya yardımlar gecikmiş ve hatta ölüme terk edilmiş ve sonu bizlerinden elinden olmuştur. Roma’nın asıl tarihten silinmesi 1461 senesinde yine Sultan Fatih sayesinde Trabzon Rum İmparatorluğu’nun yıkılışı ile son bulmuştur desek daha doğru olur.
Kaynaklar
- B. İplikçioğlu. (2007). Hellen Ve Roma Tarihinin Anahatları. ISBN: 9789944750233. Yayınevi: Arkeoloji Sanat Yayınları.
- Procopius. (2008). Bizans'ın Gizli Tarihi. ISBN: 9789944884549. Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.
- A. Goldsworthy. Roma Tarihi - Roma Dünyasında Savaş Barış Ve Fetih. ISBN: 9789751044860.
- A. Goldsworthy. (2022). Roma Nasıl Çöktü? Bir Süpergücün Ölümü. ISBN: 9786257631679. Yayınevi: Kronik Kitap.
- C. Diehl. (2018). Bizans İmparatorluğunun Tarihi. ISBN: 9789751038524. Yayınevi: İnkılap Kitabevi.
- E. Gibbon. Roma İmparatorluğu’nun Gerileyiş Ve Çöküş Tarihi - 2. Cilt. ISBN: 9786056933523.
- Vegetius. Roma Askeri Teşkilatı. ISBN: 9786052101759.