Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
Cemil Emre Ası
Üye 12 Mart 2024 2 Cevap
2

Herhangi bir doğru veya yanlış olan bir şeyi doğru veya yanlış olduğunu anlamamız için yanlış veya doğrusuna bakmamız gerekir mi?

Rahmân’ın yaratmasında hiçbir düzensizlik göremezsin. Haydi, çevir gözünü de bak, bir kusur, bir çatlaklık görebilecek misin? mülk 3. ayet Buna göre evrenin kusursuz olduğunu anlamamız için kusurlu tarafına bakmamız gerekmez mi? aynı şey tam tersi içinde geçerlidir.
734 görüntülenme
Herhangi bir doğru veya yanlış olan bir şeyi doğru veya yanlış olduğunu anlamamız için yanlış veya doğrusuna bakmamız gerekir mi?
Herhangi bir doğru veya yanlış olan bir şeyi doğru veya yanlış olduğunu anlamamız için yanlış veya doğrusuna bakmamız gerekir mi?
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Joseph Joestar
Üye 13 Mart 2024

Kusur için kusursuzluğu, yani mükemmel olanı fiziksel veya bir hayali bir form belirlemiş olman lazım. Sonra ona ne kadar uyup uymadığına göre kusurlu olup olmadığını kontrol edebilirsin. Örneğin mükemmel bir kare daire olma bakımından oldukça kusurludur.

Kişi dünyanın veya kainatın olduğu halini kusursuz kabul etmişse onun için kainat her türlü kusursuz olacaktır. Eğer ki sen kainatın x olma bakımından(bu x senin belirlediğin veya genel olarak görüşü yansıtan bir tür düzeni, güzelliği, iyiliği baz alabilir)bir kusur öne sürersen karşındaki kainatın x değil, y olma bakımından kusursuz olması gerektiğini söyleyebilir. Bu y belki karanlık noktaları da kapsar. Yani diyebilir ki her şeyi bilmiyoruz bilsek kusursuz olduğunu anlardık.

Bu yüzden bu tip tartışmalarda karşı tarafın kusursuzluk tanımını yapması istenmelidir. Bu tanım fazla keyfi ve esnek bulunursa söylenmelidir. Fazla bilinmeyen noktalara dayanıyorsa söylenmelidir. Dün farklı, bugün farklı ise söylenmelidir.

Tüm Reklamları Kapat

Biz kainatı kusursuz bir şekilde bilmiyoruz. Varsayalım Newton öncesi dönemdeki kainat anlayışı kusursuz olsun, Newtonla değişti. Newton zamanında anlaşılmış hali kusursuz densiz, Einstein'dan sonra kainata dair anlayışımız değişti. O zaman eski anlayışa göre kusurlu olması gerekmez mi? Sonra kuantumcular? Sonra yarın öğreneceğimiz yeni bilgiler? Göreceli olan konular(mesela bazısı için kötülüğün var olması bir kusurken, bazısına göre iyiliğin var olması için kötülük zorunlu olabilir. Biri dünyayı kusurlu diğeri kusursuz görecektir) ne olacak? O yüzden bu kusursuzluk belirgin ve iyi bilinen konular çerçevesinde tartışılmalıdır.

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Görkem Öge
Toprak Mühendisi 13 Mart 2024

Kusur, uyum, mükemmellik gibi sıfatlar, insani bakışla, bizim doğayı algılayış kıstaslarımızla anlam bulan nitelemeler. Yani bir sistem kusursuz, uyumlu, mükemmel ise bu yargıya varan insan, bu iddiayı neye göre yapıyor? Kendi deneyimleri, kültürel birikimi, ahlaki doğru/yanlış algısı doğrultusunda yapıyor.

Evreni anlama çabamızda hatamız burada başlıyor zaten. Evren, biz insanların bakışı ile doğru bir şekilde algılanıp yorumlanamaz. Evren, bu belirttiğimiz sıfatlar ile tanımlanamaz. Bunu yapan herkes, her disiplin, her düşünce ve algı biçimi yanılır ve yanılıyor zaten.

Sümüklüböceklerin üreme dinamiklerini doğru, yanlış, mükemmel, kusurlu, uyumlu olarak niteliyor muyuz? Hayır. Neden? Çünkü onlar insan değil ve insan yaşamının kıstaslarından sorumlu değiller. Atıyorum insanlarda ensest ilişki her açıdan sorunlu ve bunun gayet mantıklı açıklamaları var. Sümüklüböcekler kendi yavrularından üreseler onlara ahlaksız, uyumsuz, sorunlu, kusurlu diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Çünkü onlar insan değil ve bizim bakışımızdan sorumlu değiller.

Tüm Reklamları Kapat

İşte evren de bizim bakış açımızdan, kabullerimizden sorumlu değil. Evreni, kendi bakışımız paralelinde oluşan uyumlu, sorunlu, mükemmel gibi sıfatlarla tanımlayamayız. Mesela bir göktaşı gelip dünyaya çarpıp yer yüzündeki tüm insan varlığını ve diğer canlıların da %99'unu yok etse bu olayı nasıl niteleriz? Felaket? Kıyamet? Mahvoluş? Ve bu olay bağlamında muhtemelen evrene uyumsuz, sorunlu deriz muhtemelen. Peki bu mantıklı mı? Doğru mu? Değil... Böyle bir olay gayet normal, gayet alışıldık bir şey. E hani kıyametti? Hani felaketti? Evrende her saniye binlerce kıyamet oluyor. Evrenin normal hali bu. Peki biz bu olayı neden normal olarak isimlendirmiyoruz da kıyamet diyoruz?

Bunun sebebi, yukarıda belirttiğim insani bakış. Evren bizim bakışımızdan sorumlu değil. Sorunuzdaki "kusurlu tarafa bakmak" ifadesi olan bitene zaten yanlış bir pencereden baktığımızı gösteriyor. Evrende kusur yok ki kusurlu tarafa bakalım. Evrenin içeriğindeki hiç bir şeyi kusurlu, uyumlu, mükemmel, doğru, yanlış olarak niteleyemeyiz.

Konuyu ileri okumaya taşıyayım: Dinler ve diğer disiplinler, mesela felsefe, mesela sanat, hepsi bu konuya yanlış yaklaşıyor. Evren bir ortam. Bir oda gibi. Onun bir kimliği, hafızası, aklı, zekası, benliği, farkındalığı yok. O bir canlı değil. Kocaman bir kutu. Ve biz onun içindeki önemsiz tozlarız. Bu gerçek insanlar için incitici. Bunu kabullenemiyoruz. O nedenle de kendimizi özel hissetmek için bu kutunun içerisinde bir anlamımız olduğunu düşünmek istiyoruz. Her şeyi kendi bakış açımız doğrultusunda anlamlandırmaya çalışıyoruz. Bu çok üzücü, çok aciz bir çaba. Çünkü aslında bu yaptığımız, gerçekleri kabullenemeyip onları esnetmek demek. Evrenin kusurlarına bakmayalım. Bu nasıl bir mantık, bir düşünsenize... Evren kusurluymuş, mükemmelmiş, sorunluymuş vs. Bunların hepsi ama hepsi, evreni doğru algılayıp değerlendirmemizi engelleyen bakış açıları. Ama buna ihtiyacımız var ve yapıyoruz. İncinmemek için. Sevdiğimiz biri kanser olup ölüyor ve yorumumuz: Allah, kader, evren, bir şeyler bizi cezalandırıyor, ders veriyor vs. Hayır. Sadece hücrelerden oluşan bir doku kontrolsüzce çoğaldı ve o metabolizmanın çalışma sistemini bozdu. Doğada her gün, milyonlarca canlının metabolizmasında olan bir şey oldu sadece. Zeytin ağaçları da kanser olup ölüyor. Ortada ne ceza var, ne kıyamet var, ne mesaj var, hiç bir şey yok. Ama işte bunu kabullenmek zor.

Dinlerin tümü, insan merkezli disiplinler. Evren, dünya, doğa, canlılar vs. her şey insan için var. Asla gidemeyeceğimiz, bırakın gitmeyi göremeyeceğimiz, bizden 40 milyar ışıkyılı uzaklıktaki bir sistemdeki bir gezegenin yüzeyindeki toz zerresi de bizim için "yaratılmış". Bu şartlarda tüm evrenin insan merkezli yaratılmış olması hiç ikna edici değil ki 13,8 milyar yıllık insansız tarihin varlığı da bu düşünceyi destekliyor.

Tüm Reklamları Kapat

Tüm bu şartlar doğrultusunda evreni, ısrarla insani önkabullerle değerlendirip yargılamanın ve tanımlamanın gerçekçi bir bakış olduğunu iddia etmenin zor olduğunu düşünüyorum.

Umarım açıklayıcı olabilmişimdir. Sağlıcakla.

5
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close