Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Zeytindağı

Zeytindağı

Kitap
1932
EA Puanı
10.0 10
2 Kişi
Senin Puanın
Puan Ver
Tanıtım
Kitapta Osmanlı saltanatının son günlerinden Türkiye Cumhuriyetinin ilk günlerine kadarki bir zaman dilimi anlatılmaktadır. Yazar bir görev sebebiyle Cemal Paşa’nın karargahına yani Zeytindağı’na gitmiştir. Burada yaşamış olduğu olayları ve anılarını bulunduğu tarihin önemli olaylarını da içine alacak şekilde anlatmıştır.
Yazar
Falih Rıfkı Atay
Dili
Türkçe
Orijinal Dili
Türkçe
Yayınlanma Tarihi
27 Nisan 1932
Yayınevi
Pozitif Yayınları
Eser Hakkında Daha Fazla Bilgi
Sayfa Sayısı 176
ISBN-10 9-756-46107-1
ISBN-13 978-9-7564-6107-5
Boyutları 13,5 x 21 cm
Cilt Ciltsiz
Tüm Reklamları Kapat
Kişiler
İnceleme Yaz
İncelemeler (2)
Alıntılar (1)
Gönderiler (0)
İnceleme
Fatih Altındal
İnceleyen10 3 hafta önce
Falih Rıfkı Atay'ın çok sade, olayları rahatlıkla anlatabilen bir üslubu var. Sadeliği anlatım gücünden taviz vermiyor. Sadece Türkçesi için bile okunur. Bir olayı veya durumu anlatırken bir anda konuyu sadedine çıkarıyor. Son derece açık, öz ve tam isabetle tespit yapıp açıklıyor. Müthiş çarpıcı bir üslup.

Türkün, topraklarını kaybetmeden önce bile Suriye'de , Filistin'de, Hicaz'da arabulucu ve jandarmadan fazlası olmadığını, ne dil ne kültür olarak bu topraklarda kendinden bir şey koruyabildiğini anlatıyor. Ve Osmanlı'nın kendisini, Türklüğü bir kenara itip kendine farklı bir kimlik atfetse de kendinden başka herkes için Türk olduğunu.

Kitabı okuduğunuzda acı bir hakikati öğreniyorsunuz. Osmanlı 1. Dünya Savaşı'nda ve hemen öncesindeki savaşlarda en kıymetlilerini kaybetti, sonunda en değer vermediği topraklarla baş başa kaldı: Anadolu. Falih Rıfkı Atay, küçükken kendilerine Türk bile demediklerini, Türk'ün kaba saba insan anlamına geldiğini söylüyor. Araplar Arap ve Osmanlı'ydı, Rumlar Rum ve Osmanlı'ydı, Kürtler Kürt ve Osmanlı'ydı, Türkler Osmanlı'ydı. Türklerin sadece savaşa adam gerekince hatırlandığını, Osmanlı'nın en kıymetsiz milleti olduğunu belirtiyor. Bir yerinde şurada ölecek lüzumsuz adam lazımdı, Türkleri yolladı; benzeri bir ifade vardı ki içler acısı.

Osmanlı'nın savaşa nasıl boş yere sürüklendiğini, günümüzde hâlâ bitmediğini düşündüğüm tahsilli ile tahsilsiz arasındaki çekişme, gerilim ve kimi zaman düşmanlığın o dönemde de olduğunu ve bu sebeple orduda düzensizliğin olduğunu, Aslında Osmanlı'nın bu kadar toprağı kaybedeceği bir savaşa girmeme şansının da olduğunu ve bu şansın nasıl heba edildiğini, nasıl boş hayâller için devletin çocukça ateşe atıldığını, Arapların nasıl bir mantalite içinde bize ihanet ettiğini ki Hz. Muhammed'in mezarını ve Kâbe'yi Arapların Hıristiyan devlete vermesinden kurtarmaya çalıştığımızı anlatıyor.

Falih Rıfkı Atay'da hoşuma giden bir özellik de hoşuna giden, gitmeyen her şeyi açık açık anlatması. Hoşuna gitmeyenleri hızlı geçmiyor ki daha çok onları anlatıyor zaten. Kendi tarafını da acımasızca eleştiriyor. Karşı taraf da kim olursa olsun iyi taraflarını kabul ediyor. Yaptığı, gördüğünü anlatmak. Ne görüyorsa...

Kitapta en etkilendiğim bölüm, Dünya Savaşı bitip Suriye'den İstanbul'a dönerlerken Anadolu'dan geçişlerini anlattığı bölüm. Ben kitap okurken iki kere ağlamışımdır, birisi bu kitap ve bu bölümdür. Dönen herkese savaşa giden oğlu Ahmet'i soran bir kadından bahisle...
Ahmet'ini görsen ona da soracaksın: Ahmet'imi gördün mü?
Anadolu çeşme başına, yol kenarına, istasyona doğru eğilmiş, Ahmet'ini soruyor.
Değerini bilemediğimiz Ahmet'in değerini şimdi oğlunu soran anne kartalın gözlerinde görüyoruz.
İstanbul'a dönen trenler ışıkları kapalı, pencerelerinin muşambaları indirilmiş, Anadolu'dan utanır gibi çabuk geçiyorlar.


Son olarak, şahsî olacak ama, Falih Rıfkı Atay'ın da askerliğini yedek subay olarak yaptığını öğrenmek kendisine sempatimi artırdı. Yedek subaylığın (ihtiyād zābiti) Osmanlı'da da olduğunu bilmiyordum. Böyle ayrıntılar hoşuma gidiyor. Ayrıca kitapta anlattıkları da Kanal, Suriye ve Filistin cephelerindeki ordunun komutanı Cemal Paşa'nın yanında yedek subay olarak görevliyken şahit olduklarıdır.

Falih Rıfkı Atay'ın kitaptan sözleriyle tamamlamak istiyorum: Yalan, şarkta ayıp değildir. Şark ahlâkı doğruluğu ve fazileti gayet dar bir ölçüde benimser. Hususî ve şahsî ayıplara ve menfaate dair yolsuzluklara müsamahasızdır ancak yalanı ve zulmü ahlâksızlık saymaz.
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Arda Çetinkaya
İnceleyen10 13 Ağustos
Arap çöllerinde uğradığımız ihanetin ne derece ciddi olduğunu ve savaş durumunda bize etkisinin ne olduğunu ihaneti yaşayan birinden öğrenmek isteyen herkesin kesinlikle okuması gereken bir kitap.
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İnceleme Göster
Eseri Ekleyen
Şükrü Zor
@SSZORR
İnceleme Yaz
Tavsiyelere Git
Tüm Eserlere Git
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close