Edebiyat dünyasına sıra dışı ve yeni bir soluk kazandıran KVASİR, klasik dergicilik anlayışından yola çıkmayan özgün yapısıyla okurla buluşuyor. Yedi yazarın yer aldığı ve her sayıda sıralamanın değiştiği zincir öykülerle örülü bu dergi hem anlatı kurgusuyla hem de eleştiri anlayışıyla dikkat çekiyor. Her sayının ilk yazarı, tamamlanmış gibi görünen bir öykü kaleme alıyor. Ardından gelen altı yazar, sırasıyla, kendinden önceki halkaları bir “başlangıç” kabul ederek kendi anlatılarını onunla örüyor. Hikâyeler birbirini tamamlamak zorunda değil, dahası, iç içe geçerek yeni anlamlar yaratıyor. KVASİR böylece okuru, tekil yazarların anlatılarından çok daha katmanlı bir edebi deneyime davet ediyor. KVASİR yalnızca edebiyat üretimine değil, edebiyat emeğine de farklı bir perspektifle yaklaşıyor. Her yazara telif ödemesi yapılıyor. Bu, yalnızca maddi bir karşılık değil; sanatın ve emeğin ciddiye alındığına dair açık bir duruş. Dergi, bu yönüyle Türkiye’deki dergicilik pratiğine yönelik eleştirel bir bilinç de inşa etme yolunda. Her sayının ardından gerçekleştirilen “Kavga Toplantısı” ise KVASİR’in özgünlüğünü daha da belirginleştiriyor. Yazarlar, yayınlanan metinleri kıyasıya eleştiriyor; tartışmalar yalnızca yazarlar arasında kalmıyor, okurlar da sürece dahil oluyor. Herkes söz alabiliyor, dahil olan tüm okurlar bir bakıma metnin parçası hâline geliyor. Çok iyi durmuyor mu?
Edebiyat dünyasına sıra dışı ve yeni bir soluk kazandıran KVASİR, klasik dergicilik anlayışından yola çıkmayan özgün yapısıyla okurla buluşuyor. Yedi yazarın yer aldığı ve her sayıda sıralamanın değiştiği zincir öykülerle örülü bu dergi hem anlatı kurgusuyla hem de eleştiri anlayışıyla dikkat çekiyor. Her sayının ilk yazarı, tamamlanmış gibi görüne
... Daha fazla göster