Patrick Bateman karakteri, dışarıdan bakıldığında başarılı, yakışıklı ve kusursuz bir hayatı olan biri gibi görünüyor ama aslında içi tamamen boş, kimliksiz ve bastırılmış öfkeyle dolu. Psikolojik açıdan bana en çok dokunan şey, Bateman'ın topluma uyum sağlamak için taktığı maskeler. Onun dünyasında statü, marka kıyafetler, pahalı restoranlar dışında hiçbir anlam yok. Bu yapay dünyanın içinde kaybolmuş, gerçek bağlar kuramayan, sadece güç ve kontrol peşinde koşan bir karakter. Film ilerledikçe onun şiddete yönelmesi de aslında içindeki boşluğu dolduramamasının bir yansıması.
Sadece bir katil hikâyesi değil. Modern toplumun yarattığı sahte kimliklerin ve içsel boşluğun bir eleştirisi. İzledikten sonra insan ister istemez kendi hayatına bakıp şu soruyu soruyor: Ben gerçekten ben miyim, yoksa toplumun benden istediği rolü mü oynuyorum?