Hayvanların onlarca farklı türleri varda insanların neden farklı türleri yok?

Günümüzde yaşayan ve soyunu devam ettiren tek insan türü homo sapiens. Fakat bu geçmişte böyle değildi ve dik yürüyen pek çok insansı tür mevcuttu; homo antecessor, homo cepranensis, homo ergaster, homo erectus, Homo floresiensis, homo gautengensis, homo georgicus, homo habilis, homo heidelbergensis, homo longi, homo luzonensis, homo naledi, homo neanderthalensis, homo rhodesiensis, homo bodoensis, homo rudolfensis ve homo sapiens şu ana kadar bilinenler.

Bu türlerin başında bulunan "Homo" ifadesi latince insan anlamında kullanılmaktadır. Zaman içerisinde bu türlerin soyları ya tükenmiştir veya başka türlere evrimleşmesi söz konusudur.

Sorunuzun devamında "Asyalı, Avrupalı veya saç rengine göre ırk farklılıkları, farklı tür anlamına gelir mi?" şeklinde sorulmuş. Hayır! Irk farkı, farklı türler olduğu anlamına gelmez.

Dik yürüyen homo türlerinden, sadece bizim türümüzün günümüze kalması ayrı bir tartışma konusudur. Bu tartışmalar içinde "türümüzün geniş bir coğrafyada baskın tür olmasının etkili olduğu" yorumu söz konusudur. Örneğin: Neandertal insanı kalıntılarına en son 35.000 yıl önce Güney Akdeniz kıyılarında rastlıyoruz. Bu türün yok olmasında, türümüzün etkilerinin olduğu, kabul edilen görüşler arasındadır.^[1]

Aklınıza takılması gayet normal çünkü toplumsal kabullerimiz ve eğitim sistemimiz fazla insan odaklı. Siz de bir çoğumuz gibi bu kabullerin ve eğitim sisteminin bir mağduru sayılırsınız. Çevremizdeki canlıları, insanlar ve hayvanlar olarak ayırt ediyor olmamız tamamen yanlış algıdan kaynaklanıyor.

İnsan, milyonlarcası gibi sadece bir tür. Yani insanlar-hayvanlar diye yapılan ayrım tamamen yanlış. Canlılar alemi taksonomisinde tür, cins, aile, takım, sınıf gibi sınıflandırma birimleri var. Bizler, modern insanlar (homo sapiens) olarak memeliler sınıfının, primatlar takımının, kuyruksuz maymunlar ailesinin, insan cinsinin, modern insan türüyüz. Yani şu an dünyada var olan milyonlarca türden sadece biriyiz. Bu anlamda sizin çizgiyi, insanlar-hayvanlar olarak çekmeniz, hayli hakkaniyetsiz bir ayrım oluyor.

Ama işte... Dedim ya, hem toplumsal kabullerimiz hem de eğitim sistemimiz insan odaklı. Hayli kibirli olduğumuz ve kendimizi dünyanın merkezinde gördüğümüz için biz ve gerisi gibi bir tasnif yapıyoruz. Dünyanın, devasa hayvanlar hatta canlılar aleminin sadece bir parçası olduğumuzun farkına varmamız gerekli. İhtiyacımız olan aydınlanmaya buradan başlasak iyi olur.

Umarım açıklayıcı olmuştur. Sağlıcakla.