Fizik kanunları Dünya'dan evrenin herhangi bir başka yerine göre göre değişir mi? Değişmez ise sebebi nedir ve değişmeyeceğini nereden biliyoruz?

Fizik kanunları, evrenin her yerinde aynı mı sorusunun kesin bir cevabı yoktur. Bu soru, evrenin yapısı, simetrisi ve homojenliği ile ilgilidir. Bazı fizikçiler, evrenin her yerinde aynı fizik kanunlarına sahip olduğunu varsayarlar. Bu varsayım, evrenin küresel ve düzgün olduğu anlamına gelir. Bu varsayımın avantajı, evreni matematiksel olarak daha kolay tanımlamak ve modellemektir. Ancak bu varsayımın doğruluğunu test etmek çok zordur, çünkü evrenin sınırlarını ve ötesini gözlemlemek mümkün değildir. Bazı fizikçiler ise, evrenin her yerinde aynı fizik kanunlarına sahip olmadığını düşünürler. Bu görüşe göre, evren asimetrik ve düzensizdir. Fizik kanunları, evrendeki farklı bölgelerde farklılık gösterebilir. Bu görüşün avantajı, evrendeki bazı gözlemleri açıklamak için daha az varsayım yapmaktır. Ancak bu görüşün dezavantajı, evreni matematiksel olarak daha karmaşık hale getirmektir. Evrenin her yerinde aynı fizik kanunlarına sahip olup olmadığını nereden biliyoruz sorusunun cevabı ise, bilmiyoruz. Bu soru, bilimin sınırlarını zorlayan bir sorudur. Bilim, gözlemlenebilir ve test edilebilir olgularla ilgilenir. Evrenin her yerinde aynı fizik kanunlarına sahip olup olmadığı ise gözlemlenebilir ve test edilebilir bir olgu değildir. Bu nedenle bu soruya bilimsel bir cevap vermek mümkün değildir. Bu soru, felsefi ve spekülatif bir sorudur. Fizik kanunlarının değişeceğini anlayamıyor olmamız ne kadar mümkün sorusunun cevabı ise, mümkündür. Fizik kanunlarının değiştiği bir bölgeye ulaşabilsek bile, bunu anlamak için yeterli bilgiye ve araca sahip olmayabiliriz. Örneğin, kuantum mekaniği gibi bazı fizik teorileri, klasik mekaniğe göre çok farklı sonuçlar verir. Ancak kuantum mekaniğini anlamak için gelişmiş matematik ve deney teknikleri gereklidir. Eğer kuantum mekaniği gibi bir teoriye sahip olmasaydık, kuantum dünyasındaki fizik kanunlarının değiştiğini anlayamazdık. Benzer şekilde, evrendeki başka bölgelerde fizik kanunlarının değiştiğini anlamak için yeni teoriler ve deneyler geliştirmemiz gerekebilir. Bu da zaman ve kaynak gerektiren bir süreçtir.

Sorunuzun cevabını, Büyük Patlama evresinden başlayarak cevap arayalım. Aslında evrenin tüm fizik ve kimya yasaları, büyük patlamadan itibaren, ilk üç dakika içinde şekillendi. Temel parçacıklar ve atomlar bu sürede oluşumunu gerçekleştirdi ve tüm evrenin şekillenmesine neden oldu. Parçacıkları ele alalım, örneğin, foton; evrenin neresine giderseniz gidin, dalga ve parçacık özelliği gösterecektir ve ışık hızında hareket edecektir. Atomlar; temel parçacıkların etkileri ile 4 temel kuvvete (çekim kuvveti, elektromanyetizma, zayıf etkileşim ve güçlü etkileşim)sahiptir ve evrenin neresine giderseniz gidin bu durum geçerlidir.

Dört temel kuvvetin en bilinmezini ele alalım. Kütle çekimine neden olan üç unsurun varlığı bilinir (Higgs bozonu, Alanı ve varsayımsal Graviton parçacığı). Evrenin her yerindeki atomların kütle çekimine neden olan bu parçacıklar, Newton fiziği veya Einsten Genel Görelilik teorilerinin evrenin her yerinde geçerli olduğu anlamına gelecektir. Çünkü kütle çekimine neden olan parçacıklar olmasa, atomlardan yani maddeden bahsedemeyiz.

"Farklı fizik ve kimya yasaları olabilir" demek için. Bizim evrenimiz dışında, bambaşka bir yerde, farklı Büyük Patlamanın, farklı bir işleyişi olması gerekir.

Sonuç olarak, tüm evrenin hikayesi tek bir tekilliğe dayanıyor, ve bu hikaye, Büyük patlama ile ilk üç dakikada yazıldı ve şekillendi.^[1]