Zeki insanın aşık olması ile aptal insanın aşık olması arasındaki farklar nelerdir?

Zeki olmak, tüm mental sorunları yönetme olasılığını artırır. Kişi yaşadığı sorun, manipüle olma gibi durumları asıl gündelik bilincin duygudurumundan ayırabildiği oranda, yaşadığı konuya rasyonel bakışını koruyup ayırabilir. Bu da konuya dair bir yaklaşım geliştirebilmeyi mümkün kılar.

Aşık olmak teknik anlamda bir manipülasyon durumudur. İnsan bireyi bu durumu her yaşadığında, zihinsel bir manipülasyonun içinde olduğunu bilir, ancak bu duruma gönüllü olur. Çünkü henüz duygular, insan türünü yönlendirmede zekanın çok daha üstünde. Dürtüler - limbik sistem yönetiminde kalmak insan bireyini rahatsız etmemekte henüz.

Zeki bir insan bireyi, aşık olduğunda yaşayacağı zihinsel değişimin farkındalığını devam ettireceği için, karşısındaki kişinin olumlu ve olumsuz yönlerine karşı körlük geliştirmez, dengeli ye en yakın biçimde değerlendirmeye devam eder. Bu yüzden uzun süreli bir ilişki yaşamayı daha net planlayabilir. Karşısındaki kişiyi daha objektif görebildiği için, uyuma dair çözümler üretme konusunda daha iyidir. Duyguların etkisini azaltabilmek, karşısındaki kişiyi kendi arzularının perdesinden görmeyi engeller. Bu sayede muhatap abartılmayabilir ve duygusal dengesizlikler de azalmış olur.

Bu; duygular kötüdür, yaşanmamalıdır sadece zeka ile karar vermek gerekir anlamına gelmez. DENGEli olmak gerektiği anlamına gelir. Çünkü aşk ın neden olacağı bağın prefrontal korteksi baskılama süresi -geçiçicidir- Bu süre bittiğinde, kişi uğruna ölmek istediği bireyi artık mantığıyla görebilir hale gelecektir çünkü. Duygu - mantık dengesini korumak hem bireyin kendisine, hem de çevresindekilere bakışında vazgeçilmez bir gerekliliktir.

Sadece aşık olunan kişi değil, 1. derece yakınlara karşı da objektif kalabilmek, onların hatalarını görebilmek (mükemmel olmadıklarını anlamak), yakın çevremizdeki bireyleri -olmasını istediğimiz gibi- değil de, --aslında oldukları haliyle--- görebilmemizi sağlar.

Zeki insan muhataplarına, aptal insan kendine göre davranır. Bunu her alanda gözlemlemek mümkün, aşırı kötü beslenmemizden ve oturmuş kültürümüzden de kaynaklı olarak bizim ülkede bunu çok daha iyi görebiliyoruz neyse ki, kimleri hayatımızda tutup tutmamamız gerektiği büyük bir denklem olmaktan birkaç dakika içinde çıkabiliyor. Ülkemde memnun olduğum 3-5 konudan biri bu.

Burada asıl tanımlanması gereken şey zekanın ne olduğu. Bir insanın çalıştığı alanda çok iyi olması onu zeki yapar mı? Size biliyorsununuz ki bu çok uzun cevaplanması gereken bir soru. Genel olarak sosyal iletişim becerilerinde iyi olan bireyin aşık olduğu insanlara nasıl davranacağını bekliyorsak aslında cevap basit. Kişi kendi beklentilerini ve diğer tarafın beklentilerini karşılayacak biçimde davranırdı. Empati yapabilme, dinleyebilme, ilgi gösterme, kişisel anektotlara başvurma, gözlemleyebilme gibi pek çok özelliği karşı tarafa hissettirebilen birey sosyal becerileri yüksek olan bir bireydir. Az önce yaptığım ayrımı göz önüne alırsak; kendi isteklerini eksiksiz biçimde karşı tarafa aktaramayan ve karşı tarafın isteklerini tam olarak anlayamayan bireyin sosyal becerilerinin düşük olduğunu varsayabiliriz. Sonuç olarak bir ilişki ancak değer gördüğü ve anlaşılabildiği ölçüde önemlidir. Eğer karşı taraf bunu hissedemiyorsa ne yazık ki bir yerlerde hata yapıyorsunuz demektir.