GERÇEK OLMAYAN PİRAMİT: ZOSER

Tarih boyunca toplulukları farklı yöneticiler yönetmişlerdir kimisi halk tarafından seçilmiş kimisi kendinin tanrı-kral olduğuna inanmıştır. Kendisinin tanrı-kral olduğuna inanlar öldükten sonrada yaşayacaklarına inanmışlardır ve bu yüzden de kendilerine büyük mezarlıklar yaptırmışlardır.

Mısır uygarlığı da teokrasi ile yönetilen bir uygarlıktır. Mısırın erken hanedanlık döneminde vezir imhotep kendi kralı zoser adına diğerlerinden farklı bir mezar yaptırmak istemiştir. İmhotep o dönemler zamanının ötesinde bir planlamayla yalnızca taştan bir mastaba yapmış hatta bununla da kalmayıp bu yapıları üst üste dizerek kalıcı ve farklı bir piramit oluşturmuştu. Böylelikle dünyanın en eski piramitini oluşturulmuş oldu ve tarihe adını yazdırdı. Ancak basamaklı piramit gerçek bir piramit değildi.

(mastaba:mezarın hemen üstüne konulan tepesi düz odacık)

Zoser piramidi diğer piramitlerden farklı olarak merdivenli inşa edildi. Piramidin girişi en üst basamaktadır. Firavun Zoser'e ait olan piramidin duvarları kabartmalarla süslüdür. Diğer piramitlerde mezar içleri süslenmemiştir. Bu da diğer piramitleri basamaklı piramitten ayırmaktadır. Böylesine büyük ve özenle yontulmuş bir taş yapının toplumsal etkileri şaşırtıcıdır. Böyle bir yapı inşa etme süreci, önceki kerpiç anıtlardan çok daha fazla emek yoğun olacaktır. Bu, devletin ve dolayısıyla kraliyet hükûmetinin hem maddi hem de insan kaynakları üzerinde yeni bir kontrol düzeyine sahip olduğunu gösteriyor.

Tabiki de mezarın içinde birçok odacık ve tünel bulunuyor. Hatta başlangıçta tavan yıldızlarla dolu bir gökyüzü yanılsaması yaratarak beş köşeli yıldızlarla oyulmuş kireçtaşı bloklarla süslemeyi planlanmış fakat daha sonra vazgeçilmiş.

İlerleyen dönemlerde imhotep’in tasarımı düzenlendi ve daha görkemli yapılar inşa edilmeye başladı başka bir deyişle imhotep farklı bir mimarinin kurucusu oldu.