Torakal Disk Hernisi Nedir ?

Omurgada servikal, lomber, sakral, koksiks, sakrum ve torakal olmak üzere beş bölge vardır. Torakal bölge servikal ve lomber kavis arasında yer alıp, baktığımızda omuz hizasından başlayıp, karın boşluğuna kadar uzanan bölgeye denir. Halk arasında sırt fıtığı olarak da bilinen torakal disk hernisi, torakal diskler olarak adlandırılan sırttaki omurların arasındaki yumuşak disk dokusunun fıtıklaşarak, kayarak veya yıpranarak sinirlere ve omurlara baskı yapması sonucu oluşur. Halk arasında genellikle bel ve boyun fıtığı ağırlıklı olarak bilindiğinden sırt fıtığı merak konusu olmuştur.

Belirti ve Bulgular

Sırt fıtığının en önemli belirtileri arasında en çok rastlanan semptom ağrıdır. Eller ve kollarda uyuşma, bacak ve kollarda karıncalanma, karın ağrısı, sürekli artan, bele ve bacağa yayılan sırt ağrısı ve güçsüzlük de belirtiler arasındadır. İlerleyen dönemde yürümede zorluk, ellerde ve kollarda güç kaybı ve denge bozukluğu gibi tablolar görülebilir.

Hastalıkla İlişkili Risk Faktörleri

Çoğu araştırmada torakal disk hernisine sahip hastaların travmaya bağlı olarak bu hastalığa sahip olduğu izlenmiştir. Dolaylı yoldan veya direkt travma ve darbeler bu hastalığın en önemli risk faktörleri içerisindedir. Ayrıca fazla ve yüksek kilo, disklere baskı yaparak sırt fıtığını tetiklemektedir. Sigara, ağır fiziksel aktivite gerektiren meslekler ve genetiğimiz de çok büyük rol oynamaktadır.

Teşhis Yöntemleri

Torakal disk hernisi teşhisinin konulabilmesi için birçok yöntem bulunmaktadır. Hastanın öyküsü ve şikayetleri göz önünde bulundurularak birkaç test istenebilir. Bu yöntemler arasında en çok kullanılan yöntem radyolojik görüntülemelerdir. Tüm omurga (spinal) MR, CT (Bilgisayarlı Tomografi) ve Myelogram bu yöntemlere örnek verilebilir.

Tedaviler veya İdare Yöntemleri

Henüz tam olarak kesin bir tedavi yöntemi bulunamamış olsa da semptomları hafifletmeye yönelik, fizik tedavi, çeşitli egzersizler ve sinir ağrısını hafifletmeye yönelik ilaçlar reçete edilebilir. Eğer hasta sigara kullanıyorsa sigarayı bırakması, yüksek kilolarda ise sağlıklı bir kiloya erişmesi ve postür düzeltici egzersizler yapması hastayı rahatlatabilir. Cerrahi müdahaleler konusunda henüz kesin bir bilgi olmasa da, yapılan bir kaç müdahalenin olumlu sonuçlar verdiği biliniyor.

Görülme Sıklığı ve Dağılımı (Epidemiyoloji)

Görülme sıklığı açısından ele alındığında boyun, bel ve diğer fıtıklardan sonra gelmekte olup, pek adını duymadığımız ve rastlamadığımız bir fıtık çeşididir. Torakal disk hernisi, tüm fıtıklar arasında yaklaşık 1% oranında ve genellikle 30-50 yaş arasında görülür.

Etimoloji

Torakal disk hernisi bir diğer adı ile sırt fıtığı ilk olarak 1838 yılında rapor edilmiştir. 1911 yılında ise Middleton ve Teacher tarafından torasik disk herniasyonuna bağlı akut parapleji gelişmiş bir vaka rapor edilmiştir.