İTİRAFTIR!
“Güçlü, zeki, birikimli, olaya vakıf, haklı, doğru……………………………göründüğüme bakmayın. Aslında hiç biri değilim fakat öyleymiş gibi görünmek zorundayım. Şu lanet kibrimden ben de en az sizin kadar muzdaribim fakat aşamıyorum. Israrla beni dinleyip ve konuyu dağıtmama asla müsaade etmeyip, yine ısrarla ve alçak bir ses tonu ile beni kapsarsanız belki aşar ve öğrenirim…”
(Diğer bütün ayrıntıları, insanları nasıl etkileyebileceğini ve bilimsel arka temelini Sena Hanım gayet güzel aktarmış. Ben biraz da karşıyı, el uzatabilme ve kazanma adına, anlamaya ve anlatmaya dönük bir çaba içine girmeyi tercih ettim)
Not: Her tür bağırma için geçerli değildir. Bazen karşımızdaki nezaketimizi bir zaafmış gibi değerlendirip bize başka hiçbir yol bırakmaz, bazen de kararlılığımızı ve haklılıktan kaynaklı gücümüzü nadiren de olsa bu yöntemle göstermek zorunda kalabiliriz. Bence temel karakteristik bir hal almadığı sürece meşru müdafaa temelli ve nadiren hoş görülebilir.
