Yaratılışçıların evrim karşıtı söylemleri ve bu konularda bir şey öğrenmeye çalışanları da susturma çabalarına karşı ne yapmamız gerek?

"Bilmemek değil, öğrenmemek ayıptır."

Tarih boyunca birçok meraklı, bilime düşkün insan kimi tehditlerle yüz yüze gelmek zorunda bırakılmıştır, bunların kimisi dinden atılmak kimisi de cana kast şeklinde seyretmiştir. Tüm bu kaba kuvvetle, yaptırımla karşılaşan kimselerin başlarından geçenler yine merak duygusu ile öğrenme isteği kamçılanan başka kimselere güç vermiş ve emin adımlarla yürümeleri için -en azından doğru bildikleri şeyin peşinden gidebilmeleri için- motivasyon kaynağı olmuş.

Kendi yaşadıkları bilişsel çelişkilerden çıkamayanlar, bunun üstesinden gelmeye çalışanlara çorap örmeye çalışacaktır, bu noktada sizin merakınızı, ilginizi diri tutup doğru bildiğiniz, size iyi gelecek yolda ilerlemeniz olacaktır.

Dışarıdan gelen baskı ve tehditlere karşı tek başımıza pek bir şey yapamayabiliriz ancak bu teklikler çoğaldığında fark yaratılabilir. Bireysel olarak ise duruşu koruyup, can sıkacak durumlarla fazla muhattap olmadan kararlılıkla ilerlemek mantıklı olabilir.

Max Planck'ın, gerçekliği fark edildiğinde insanın hiç hoşuna gitmeyen ama konuyu maalesef çok iyi özetleyen bir sözü var:

Yeni bir bilimsel gerçek, karşıtlarını ikna edip onların ışığı görmesini sağlamakla bir zafer kazanmaz. Daha ziyade, bu karşıtlar nihayetinde ölürler ve yeni nesiller gerçeklere alışık olarak büyür.

Ancak bu madalyonun bir yüzü; bu hiçbir şey yapmadan oturacağımız anlamına gelmez. Güvenilir bilim platformları ve bilim iletişimcileri yapılması gerekeni zaten yapıyor. Özellikle Evrim Ağacı'nın on küsur yıldır yaptığından daha fazla ne yapılabilir bilmiyorum.

Yapabileceğiniz en iyi şey bir bilim iletişimcisi olmak. Eğer bilginiz, kaynaklarınız ve hayat şartlarınız buna yetmiyorsa ya da başka amaçlarınız varsa, o zaman bıkmadan ve usanmadan, bu platformda doğru bilginin doğru şekilde aktarılmasına katkı sağlayabilirsiniz. Bunun tahmin ettiğimizden daha çok işe yaradığına eminim.