Bu soruyu cevaplamadan önce bazı önermeleri açıklığa kavuşturmak gerekir.
"İnsan, kendi genlerini hücrelerine gelişmiş aklı ile koymaktadır"
"İncir ağacının kendi genlerini tohumlarına koyabilmesi için insan gibi bir akla ihtiyacı vardır"
Metinden bu önermeler çıkmakta. Ancak bu önermeleri ifade edebilmek için, tüm evrimsel gelişim sürecini görmezden gelmek gerekir. Yani canlıların aniden hemen bir anda oluşuverdiğini kabul etmemiz gerekir.
Kimyadan biyokimyaya geçiş süreci çok uzun bir süreçtir, tek hücreli - tek hücreliden çok hücreliye geçiş aşamaları gözden çıkarılamaz bir süreçtir. Gen aktarımı gibi canlı organizmasına ait metabolik faaliyetler için dışarıdan ekstra akıl (dışarıdan direkt müdahele) a gerek yoktur. Bu, evrenin işleyişi gibi bir süregelen işleyiştir ve halen değişmektedir. Biz çok küçük bir kısmını gördüğümüz için sanki sonuçlanmış gibi algılamaktayız.
Canlı evrimini anlayamayan bireylerin, evrenin oluşum süreçlerini iyi anlamaları gerekmektedir. ŞEYlerin kendi doğalarıyla etkileşiminden doğan tüm süreçler ortak ve birbiriyle ilişkilidir. Canlı organizma oluşum süreçleri de buna dahildir.
