Bu görsel size ne anımsatıyor? Ne görüyorsunuz?

Başsız gövdeye sadece Fatiha okunur!

En önemli şeyini, düşünme ve vesilesi ile buna dayalı vicdanını yitirmiş bir adalet.

Bundan sonrasının, kılıcın keskinliğinin, terazinin dengesinin bir hükmü yok. Çünkü ne o kılıcı nerede ne zaman ve nasıl kullanacağına ne de o teraziyi nasıl dengeleyeceğine karar veren bir baş yok.

Başsız bir adalet sadece yıkım getirir…Sevgiyle...

Adaletin gözü bağlıdır ki tarafsız olsun, kılıcı vardır ki verdiği hüküm yerine getirilsin, şeriatın kestiği parmak acımaz misali ,terazisi vardır ki hüküm adil olsun ne ifrat ne tefrit barındırsın. Bir şeyin başını kesersen yani işin ehil ve deneyimlilerini ana yapıdan ayırırsan karar verme güce yani ellere ve ayaklara kalır, güçlülerin hukuku uygulanır.

Ben görsele baktığımda dikkatimi ilk çeken şey adaletin başının kesilmiş olmasıydı ama ondan hemen sonra dikkatimi çeken şey ise kılıcı tutanın adaletin kendisi olmasıydı. Yani ayakta durmasına rağmen kendi ölümünü kendisi hazırlamıştı. Buradan da benim çıkaracağım sonuç yasa ve kuralların en derinlerine daldıkça elde edilebilecek tek şey adil olmayan bir adalet olacak olmasıdır. O metinlerin kapsamadığı kapsayamadığı alanların bulunup toplumun suçlu bulduklarının mahkemede aklanması gibi sözde bir adalet belki adaleti ayakta tutar ama o adalet bir yanında hep eksik olacaktır.