Objektif olmak nedir? Gerçek anlamda objektif olmak mümkün mü?

Büyük çoğunlukla evet!

( Türümüzün evrimsel olarak geldiği en üst aşamanın yaşandığı toplumlar itibarı ile)

Objektif olmak; nesnel (bizden bağımsız maddi) olanı temel almak demektir. Bu zor fakat imkansız değil. Neticede bilim bu sürecin nasıl işleyeceğinin ve işletileceğinin yegane kılavuzudur. Zira objektif kavramı da kamera yahut fotoğraf makinelerinin görüntüyü yakalayan parçasının, yani üzerine görüntü düşen kısmının adıdır ve her ikisi de nesnel olarak üzerlerine düşen görüntüyü olduğu gibi yansıtır.

Ancak bizler insanız ve her ne kadar aklımız başlangıçta tıpkı bir kamera veya fotoğraf makinesi gibi kendine yansıyanı olduğu gibi yansıtmayı hedeflese de, insan oluşumuzdan (mükemmel olmayışımızdan) kaynaklı ister istemez o yansıyan görüntüye kendi rengimizden bir parça çalarız.

Bu bazen yansıyan esas rengin fark edilmeyecek kadar farklı bir tona dönüşmesine vesile olabileceği gibi ( bunu daha çok bilim insanları yapar) , esas rengin tamamen değişmesi ile de sonuçlanabilir (Ki bu genelde inançların ve duyguların bilinci manipüle edecek denli baskın olduğu zihinler ve bu zihinlerin egemen olduğu-kılındığı toplumlar için geçerlidir).

Ve evet sonuç olarak olay ve olguları her ne kadar iki farklı uç arasında bir yelpazeye sahip olacak denli değerlendirme durumu olsa da, türümüz nezdinde objektiflik esastır. Bu esasın zorunluluğu da binlerce yıllık evrimsel dayatmalı deneyimin, aksi olduğunda ödenmiş acı diyetidir. Sevgiyle...

Öncelikle objektif olmaktan ne beklediğimizi öğrenmemiz gerekiyor.

Objektif kelimesinin birinci anlamı nesnellik, sübjektif karşıtı, tarafsızlıktır.Yani herhangi bir düşüncenin,kişinin ya da durumun etkisinde kalmadan karar vermek denilebilir.Bu şekilde bir karar vermek imkansızdır,çünkü doğduğumuz andan itibaren kendi düşüncelerimiz ve kendi doğrularımız etrafımızdaki düşünceler,olaylar ve insanlar ile gelişirler insan etrafına bağımlı olduğu için hiçbir zaman tamamen diğerlerinden bağımsız bir karar veremeyecektir.