Zemzem suyu hiç bitmez mi?

Arabistan yarımadası günümüzdeki gibi herzaman çöller ile kaplı değildi. Eksen eğikliğimizin 23.000 yıllık döngüleri sayesinde, muson yağmurlarının Güney Asya’nın yanı sıra Arabistanın iç kesimlerine kadar etkilediğini biliyoruz. Bu döngüler esnasında bölge binlerce yıl boyunca şiddetli yağışlara maruz kalmıştır.

Arabistan yarım adasının bir diğer özelliği alt katmanlarının suyu hapsetme özelliğinin olmasıdır. İnanmayacaksınız belki ama Dünya tatlı su kaynaklarının hatrı sayılır miktarı Arabistan ve Kuzey Afrika çöllerinin altındadır. Tüm bu nedenlerden dolayı bölgede var olan vahalarda, yani çöllerin çukur kesimlerinde (zemzem kuyusu dahil) su bizlere hiç bitmeyecekmiş gibi gelir.

Tabii ki hiç bitmez. O mistik, büyülü bir kaynak. Nasıl bitebilir ki? Sonuçta çölün ortasında milyonlarca insanın her yıl doldurduğu bir kuyudan bahsediyoruz. Mantık kurallarına, fizik kanunlarına tabi değil o. Bilimsel gerçeklere uymaması kimin umurunda...

Bilimsel açıklamasına gelirsek, iklim değişmezse kolay kolay bitmez. Ha bir değişirse o zaman işler daha komik olacak, kıyamet geliyor iddiaları mı dersin yoksa günahkarlar yüzünden mi dersin, tanrı bizi cezalandırıyor mu dersin, yorumlar havada uçuşacak. Tabii bu yorumları yapanların "Acaba aşırı nüfus artışı, iklim değişimi ve kontrolsüz su tüketimi de bu duruma etki etmiş olabilir mi?" diye düşünmeyeceğini de biliyoruz. Neyse ki bu senaryo şimdilik sadece bir varsayım. Zemzem şimdilik akmaya devam ediyor ve insanların inancı da öyle... Ta ki bir gün gerçekten kuruyana kadar. İşte o zaman asıl sınav başlayacak. Bakalım inanç mı galip gelecek, yoksa gerçekler mi? Aslında ben cevabı biliyorum. Tabii inanç galip gelecek. Her şeyi görünmez bir güce bağlayarak cevap veren bir düşünce yapısının değişmesini bekleyemezsiniz.