Karadeliğin tekilliğinin içinde tıpkı körlerin hiçbir şey görememesi gibi biz de hiçbir şey göremez miydik? Yoksa yine sonsuz bir siyah mı görürdük?

Terimsel bir düzeltme yaparak başlayayayım. Kara delik ve tekillilik farklı şeylerdir. Sizin bu soruda kast ettiğiniz olay ufkudur yani ışığın bile kaçamayacağı bölge, bundan ötürü kara deliğin (yani olay ufkunun) içinde olan olaylar dışarısını asla etkileyemez. Tekillilik ise kütle çekimin sonsuza yakındığı yerdir. Örneğin, en basit kara delik olan Schwarzschild kara deliğin merkezinde bir tekillilik vardır.

Ancak dışarıdaki olaylar pekala içerisini etkileyebilir ve içerideki olaylar da birbirini etkileyebilir. Bu şu demektir: kara deliğin içine girmemiz ışık görmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Pekala olay ufkunun dışından gelen veya bizim gibi olay ufkunun içine girmiş bir ışık gözümüze gelebilir. Evet, ışık kara delikten kaçamaz ama kara deliğin içinde yörüngede olabilir veya dışarıdan ışık girebilir. Kara deliğin içi, dışından çok da farklı değildir hatta bir ara evrenin kara deliğin içinde olabileceğine dair popüler haberler bile çıkmıştı. Kara deliğin içini dışarıdan farklı yapan iki temel özellik vardır.

1. Kara deliğin (olay ufkunun) içine giren bir daha dışarı çıkamaz, dışarıya bilgi iletemez, dışarıdaki olayları etkileyemez.
2. Kara deliğin içine giren er ya da geç cisim mutlaka tekilliliğe ulaşmak zorundadır. Elbette bu süre kara deliğin büyüklüğüne ve bizim nasıl hareket ettiğimize göre milyon yıllar da sürebilir, birkaç saniye de.

Bunun yanı sıra Einstein'ın eşdeğerlilik ilkesi gereği olay ufkuna girdiğimizde yüksek bir kütle çekim ile karşılaşmak da zorunda değiliz, bundan ötürü olay ufkuna girdiğimizi bile anlamayabiliriz.