Çoğu yetişkin için günde 400 mg'a kadar kafein tüketimi güvenli görünmektedir.Gebe kadınlarda ≤300 mg/gün ve çocuklar ve ergenlerde ≤2,5 mg/kg-gün alımları kabul edilebilir düzeydedir.[1]
(Özellikle gebeler için lütfen hekiminize danışınız)
Kafeinin fizyolojik ve davranışsal etkileri doza bağımlıdır ve kafein araştırmaları bu akılda tutularak yorumlanmalıdır.
Tüm Reklamları Kapat
- Bilişsel/nöropsikiyatrik:Dinlenmiş bireylerde, yaklaşık 30 ila 300 mg gibi düşük ve orta dozlardaki kafein uyanıklığı ve reaksiyon süresini iyileştirir
- Uyanıklık: Kafein tüketimi, özellikle denekler yorgunken veya geceleri çalışırken, uyanıklığın, zihinsel enerjinin ve konsantre olma yeteneğinin artmasına yol açar bu kadar çok insanın düzenli olarak kafein tüketmesinin temel nedeni muhtemelen budur.
- Baş Ağrısı: Kafein, baş ağrısı semptomlarını hafifletebilen veya oluşturabilen önemli farmakolojik özelliklere sahiptir. Kafein baş ağrısı tedavisinde analjezik özellikleri nedeniyle uzun süredir kullanılmaktadır (ülkemizde Vermidon, Minoset plus gibi ilaçların içerisinde parasetamolün analjezik etkisine ek olarak kombine kullanılır) ve sıklıkla tek başına veya diğer ilaçlarla kombinasyon halinde kullanılmaktadır.
- Parkinson Hastalığı: Kahve veya çay ile Parkinson hastalığı riski arasındaki ilişki çeşitli çalışmalarda tanımlanmıştır.
- Psikiyatrik: Kafein alımı, çok çeşitli psikiyatrik semptomlar ve bozukluklarla ilişkilidir, ancak nedensellik olduğuna dair bir kanıt yoktur. Akut kafein alımı, sağlıklı gönüllülerde anksiyete, sinirlilik, uykusuzluk, sinirlilik ve hatta panik ataklar ile ilişkilidir
- Kardiovasküler: Düşük ila orta düzeyde kahve tüketimi (günde üç fincana kadar) miyokard enfarktüsüne karşı koruma sağlayabilir. Ağır kahve alımı, duyarlı bireylerde koroner ve aritmik olayları tetikleyebilir.
- Endokrin: Kafein tüketimi, nedensellik kurulmamasına rağmen diyabet riskinde azalma ile ilişkilidir.
- Kabızlık
- Siroz: Kahve tüketimi, siroz riskinin azalmasıyla ilişkilendirilmiştir. 16 gözlemsel çalışmayı içeren bir meta-analizde, kahve içmeyenlerle karşılaştırıldığında, kahve içenlerin siroz geliştirme olasılığı daha düşük görüldü.[2]
Daha çok başlık var eklenebilecek ama çalışmaların tamamını buraya özetleyemem, özetlersem de eksik bilgi kalır. Buradaki bilgilerin bir hekimin tavsiyesi ve uyarısı yerine geçmeyeceğini bilinir
Kaynaklar
- D. Wikoff, et al. (2017). Systematic Review Of The Potential Adverse Effects Of Caffeine Consumption In Healthy Adults, Pregnant Women, Adolescents, And Children. Food and Chemical Toxicology, sf: 585-648. doi: 10.1016/j.fct.2017.04.002. | Arşiv Bağlantısı
- UpToDate. Uptodate. Alındığı Tarih: 7 Ağustos 2023. Alındığı Yer: UptoDate | Arşiv Bağlantısı
