( Sevgili Genç Mühendis’in Stalin konulu Blog yazısına katkı)

1 Eylül Dünya barış günü Stalin ve yoldaşlarının dünyaya armağanıdır ve barış gül ile gelmedi. Stalin önderliğindeki milyonlarca sosyalistin kan bedeli olarak…

Bir şeyi irdelerken zaman ve mekan bir arada irdelenir. Bu, asgari seviyede bilimsel bir etiktir.

Ardından bütünlüklü irdelenir. Parçalar bütüne dair bilgi verir fakat bütünü temsil etmezler.

Bu minvalde

1.Sosyalistler naziktir, dilleri şiirseldir ve yüreklerini yansıtır. Ancak söz konusu olan eşyaya adıyla hitap etmek ise, bu konuda lafı dolandırmazlar, emellerini gizlemezler ve şirin görünme dertleri yoktur.

2. Hiçbir zaman sosyalizmin inşasında demokrasiden söz etmezler. Aksine diktatörlükten bahsederler. Ancak bu halka yönelen faşist diktatörlükten farklı olarak, halkın onu ezene ve ezmekten vazgeçmeyecek olana yönelik diktatörlüğüdür. Bu diktatörlükte temel haklara saygı, emeğin yüceliği, özgürlük vb. demokrasi patentli her şey, en gelişmiş burjuva demokrasilerinden bin kat daha demokratiktir.

3. Demokrasinin bile ihtiyaç olmayacağı bir sistemi, komünizmi hedeflerler ve proletarya diktatörlüğünü zaten diktatörlük ve zorunluluk olarak ifade ederler ve haddinden fazla da yüceltmezler. Ancak demokrasi ile demokrasicilik oyunu arasındaki ayırımı net olarak ortaya koyarlar. Demokrasiyi reddetmezler fakat , ölüm kalım zamanlarında bedeli çok ağır olacak olan demokrasicilik oyunu da oynamazlar.

4. Stalin bu minvalde Marksist-Leninist ideolojiyi en iyi kavrayıp, en zor zamanlarda, çocuğunu bile halkı yararına kayırmadan layıkıyla pratiğe uyarlayan bir liderdir.

5. Haliyle egemen burjuvaziye cepheden tavır takınan biri, burjuvazinin egemen olduğu bir dünyada, reel sosyalizmin çöküşü ile birlikte elbette emsal olmaması ve ondan ve fikirlerinden uzak durulması amacıyla her fırsatta ve her kanalla olumsuzlanacaktır.

Ancak akıllı insanın yaptığını yapmak lazım: Soru sormak ve çokça farklı kanaldan cevap aramak. Fakat öncelikle her kötülüğün isnad edildiği kişiyi ve dayandığı öğretiyi ( Stalin ve Marksizm-Leninizm) gerçekten anlamak için kaynağından okumak lazım, çarpıtılmış, manipüle edilmiş taklitçilerinden değil. Bu aşamadan sonra her değerlendirme baş göz üstüne.

Sevgiyle…