Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Nükleer Enerji ile Çalışan Uzay Araçları Bizi Yıldızlara Götürebilir!

Nükleer Enerji ile Çalışan Uzay Araçları Bizi Yıldızlara Götürebilir!
6 dakika
5,733
Tüm Reklamları Kapat

1950’lerde roket bilimcileri, atom enerjisi ile çalışan uzay gemileri hayal ettiler. İnanılması güç bu tasarımlar, şimdi yeni bir neslin evreni keşfetmesine yardımcı olabilir.

Orion Projesi, Amerikan vergi mükellefleri tarafından finanse edilen en cüretkâr, tehlikeli ve düpedüz saçma uzay programı olmalı. Bu 1950’lerin dizaynı, Empire State Binası büyüklüğünde uzay gemilerinin arkasında nükleer bombalar patlatarak gemiyi uzayda ileri itmeyi gerektiriyordu. Orion’un motorları muazzam miktarlarda enerji üretecekti – ve bununla birlikte ölümcül dozlarda radyasyon. Planlar, uzay gemisinin Dünya’dan kalkıp Mars’a gidip geri gelmesinin sadece üç ay süreceğini gösteriyordu. Konvansiyonel roketler ve doğru gezegen dizilimi kullanılarak yapılacak en hızlı uçuş ise 18 ay sürüyor. 

Tüm Reklamları Kapat

Mürettebat ve kalkış alanının maruz kalacağı radyasyondan tutun da elektromanyetik sinyallerin neden olacağı bozulmalara kadar bariz zorluklar ve tehlikeler vardı. Bunların yanı sıra, ABD’nin büyükçe bir kısmını yok edebilecek feci bir nükleer kazanın tehlikeleri de vardı. Ama yine de plan ciddi olarak dikkate alındı. Orion Projesi, atmosferde yapılan nükleer denemelerin yaygın olduğu ve atom çalışmalarının bize parlak bir gelecek vadettiği bir zamanda doğdu. Ya da kıyamet vadettiği... Hayat o zamanlar daha kolaydı.

1960’ların başlarında, sağduyu galip geldi ve proje terk edildi. Ama nükleer enerji ile çalışan uzay gemileri fikri hiçbir zaman yok olmadı. Aslında şu anda uzayın soğuk derinliklerinde birkaç tanesi var.

Tüm Reklamları Kapat

NASA'nın Nerva projesi de uzayda nükleer motorların kullanımını araştırdı.
NASA'nın Nerva projesi de uzayda nükleer motorların kullanımını araştırdı.

Şu anda Güneş Sistemi'nin sınırlarının ötesine doğru yol almakta olan Voyager uzay araçları ve Satürn etrafında yörüngede olan Cassini uzay gemisi nükleer güç üniteleri ile donatılmış durumda. Bu Radyoizotop Termoelektrik Jeneratörler (RTG’ler), ısı üretmek için plütonyumun doğal bozunumunu kullanıyor, daha sonrada bu ısı elektriğe dönüştürülüyor. 

Hareketli parçaları olmayan RTG’ler, nükleer reaktörler değiller ve sadece birkaç yüz wattlık güç (parlak bir ampülün enerjisine eşit) üretebiliyorlar. Ancak, Güneş sistemimizin daha derinlerine yapılacak uçuşlar için hevesler arttıkça, daha güçlü nükleer jeneratörler tarafından hareket ettirilen daha büyük uzay gemileri yeniden gündeme geldi. Fizikçi, mühendis ve Yıldızlar Arası Çalışmalar Girişimi (Initiative for Interstellar Studies) başkanı Kelvin Long şöyle söylüyor:

Orion ileri görüşlü bir projeydi. Bu tip işlere ilgi duyan insanlar bugünde yaşamaz, bizler gelecekte yaşarız.

Long’un yakın geleceğinde bir uzaygemisi dizayn etmeye yardımcı olmak var – yüksek hızda, Güneş Sistemimizin ötesine, diğer yakın yıldızlara seyahat edebilecek robotik bir gemi. Saniyede binlerce kilometre kat edebilen bir yıldız gemisi Mars’a haftalar içinde, dış Güneş sistemine aylar içinde ve dış yıldız sistemlerine yıllar içinde ulaşabilir. Long, yalnız değil. ABD askeri araştırma ajansı Darpa tarafından desteklenen 100 Yıllık Yıldız Gemisi (100 Year Starship) projesi de dâhil devam etmekte olan birkaç tane proje var. Bu amaca ulaşmak için, gemiler, konvansiyonel kimyasal roketlerden ya da güneş enerjili sondalardan çok daha güçlü ileri itiş sistemlerine ihtiyaç duyacak. Long şöyle söylüyor:

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

İş, muazzam miktarlarda enerji üretmekten ibaret. Fisyon ya da füzyon gibi nükleer sistemler vasıtasıyla çok daha verimli güç üretimi yapılabilir.
1970'lerin başında, Daedalus projesi bir nükleer füzyon motorunu helyum yakıt hücreleri ile birleştirmişti.
1970'lerin başında, Daedalus projesi bir nükleer füzyon motorunu helyum yakıt hücreleri ile birleştirmişti.

Fisyon, atom çekirdeğinin enerji üretmek için kontrollü zincirleme tepkimelerle bölünmesini içeriyor. Geleneksel nükleer güç santralleri ve nükleer denizaltılardaki ve gemilerdeki üreteç üniteleri elektrik üretmek için bu yöntemi kullanıyor. Bu, yerleşik bir bilim ancak istenmeyen olaylardan ve kazalardan arınmış değil. Diğer taraftan, füzyon işleminde ise atom çekirdekleri enerji açığa çıkartmaları için bir araya gelmeye zorlanıyor. Güneşin ve hidrojen bombasının gücü buradan geliyor. Long şöyle diyor:

Harcanacak çaba ve para dikkate alındığında, fisyon temelli sitemlere nazaran, füzyon çok daha fazla enerji üretiyor.” diyerek kendi grubundaki yıldız gemisi tasarımcılarının neden füzyonu tercih ettiğini açıklıyor ve ekliyor: “Çok verimli bir süreç olduğunu biliyoruz. Eğer bunu başarabilirseniz, sizi Güneş Sisteminin dışına taşıyacak ve daha fazla roket yakıtı için geri gelmenize ihtiyaç bırakmayacak bir güç üretim sistemi kurabilirsiniz.

Güç Sorunu

Bununla birlikte, bu alanı takip eden herkes biliyor ki, son yarım yüzyılda füzyon araştırmalarına giden multi-milyar dolarlık küresel çabalara rağmen, henüz kimse verdiğinizden daha fazla enerji üreten bir füzyon reaktörü inşa etmedi. Füzyon mühendisleri (ve onların gazeteci takipçileri) arasında bir şaka var; hayata geçirilebilir bir füzyon enerji santrali her zaman 30 yıl ötededir. 

Füzyon motorları için kararlı, çeşitli konseptler ortaya atıldı. NASA tarafından finanse edilen bir tanesi, yıldız gemisini ileri doğru itmek için, odaklanmış yüklü parçacıklar ışını (huzmesi) üreten bir atom tepkimesi içeriyor. Böyle bir sistemin üretebileceği muazzam itiş kuvvetinin– konvansiyonel roketlerin üretebileceğinden çok daha fazla- yanı sıra evrende seyahat ettikçe, helyum 3 gibi hazır uygun yakıt kaynağına da erişebilirsiniz. Long sözlerine şöyle devam ediyor:

Jüpiter gibi gaz devlerinde helyum 3 var, hem de kesinlikle yığınla var. Atmosfere daldıracağınız kocaman balonlar kullanarak bunu çıkarabilirsiniz, helyumu ayırırsınız, yıldız geminize yüklersiniz ve yolunuza devam edersiniz.

Görünüşe bakılırsa, gelecekte yaşayanlar için hiçbir sorun çok büyük değil. 

21. yüzyıl yıldız gemisi tasarımlarının çoğu, 1970’lerde Britanya Gezegenler Arası Topluluğu (British Interplanetary Society) üyeleri tarafından ortaya konulan Deadalus yıldızlar arası gemisine, çok şey borçlu. Uluslararası Uzay İstasyonu gibi yörüngede birleştirilen ve Orion’a benzer büyüklükteki konsept yıldız gemisi, soğan biçimindeki helyum yakıt tankları ile çevrili füzyon motorları tarafından hareket ettiriliyordu. 

Tüm Reklamları Kapat

Fakat bütün bunların yapılabilir olduğu varsayılsa dahi hala bir sorun kalıyor geriye ve bu da 1950’lerde, Orion Projesi tasarımcılarının karşılaştıkları sorunun aynısı: Nükleer serpintiden kaçınmak için füzyon motorunuzu uzayda inşa edip çalışır hale getirebilirsiniz ama peki astronotlarınızın radyasyon hastalığı dolayısıyla ölmesini nasıl engelleyeceksiniz?

Orion’un çözümü, mürettebat ile nükleer materyal arasına kalın metal ya da sıvı kalkanlar (kaplamalar) koymaktı. En son konseptler, motorların yaşam modüllerinden bir kaç yüz metre uzakta olduğu, uzun ince gemiler inşa etmenin daha iyi bir fikir olabileceğini ortaya koydu. 2001: A Space Odyssey (2001: Bir Uzay Destanı) filmindeki uzay gemisinden farklı değil. 

Eğer hayata geçirilebilir bir füzyon reaktörü geliştirilebilirse, önümüzdeki yüzyıl içerisinde en yakın kozmik çevremizden çıkıp daha ötedeki yıldızlara ve gezegenlere doğru yol alan nükleer enerjili bir gemi görebileceğimizi hesap ediyor Long ve şöyle söylüyor: 

İnsanlığın dışarıya doğru hareket ettiğini, geçmişin ve öncülerin hayallerini gerçekleştirdiğini görmek istiyoruz. İnsanlık için iyi bir geleceğe doğru çalıştığımızı hissediyoruz.

Orion Projesi; kötü planlanmış, çılgınca ve çevresel açıdan sorumsuz olabilir ancak yine de nükleer enerji hala insanları yıldızlara taşıyacak bir araç olabilir.

Teşekkür: Bu yazıyı çeviren Yalçın Baysan'a teşekkür ederiz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
19
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Bilim Budur! 6
  • Merak Uyandırıcı! 4
  • Muhteşem! 2
  • İnanılmaz 2
  • Umut Verici! 2
  • Tebrikler! 1
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 1
  • Güldürdü 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Çeviri Kaynağı: BBC | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 29/03/2024 05:11:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2328

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Hızlı
Gezegen
Egzersiz
Yangın
Kuantum Fiziği
Diyet
Mavi
Antibiyotik
Balina
Evrim Tarihi
Genetik Değişim
İngiltere
Şiddet
Tür
Türlerin Kökeni
Hayatta Kalma
Gebelik
Doğal
Biyocoğrafya
Radyoaktif
Oyun
Astrofizik
Buz
İyi
Damar
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
R. Hollingham, et al. Nükleer Enerji ile Çalışan Uzay Araçları Bizi Yıldızlara Götürebilir!. (20 Mayıs 2014). Alındığı Tarih: 29 Mart 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/2328
Hollingham, R., Ağacı, E., Bakırcı, Ç. M. (2014, May 20). Nükleer Enerji ile Çalışan Uzay Araçları Bizi Yıldızlara Götürebilir!. Evrim Ağacı. Retrieved March 29, 2024. from https://evrimagaci.org/s/2328
R. Hollingham, et al. “Nükleer Enerji ile Çalışan Uzay Araçları Bizi Yıldızlara Götürebilir!.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Evrim Ağacı, Evrim Ağacı, 20 May. 2014, https://evrimagaci.org/s/2328.
Hollingham, Richard. Ağacı, Evrim. Bakırcı, Çağrı Mert. “Nükleer Enerji ile Çalışan Uzay Araçları Bizi Yıldızlara Götürebilir!.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Evrim Ağacı. Evrim Ağacı, May 20, 2014. https://evrimagaci.org/s/2328.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close