Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Dilin, Zihin Yapısı ve Kültür Üzerindeki Etkileri: Dil, Zihin Yapımızı Nasıl Değiştiriyor?

Dilin, Zihin Yapısı ve Kültür Üzerindeki Etkileri: Dil, Zihin Yapımızı Nasıl Değiştiriyor? Handan Bozkurt
13 dakika
24,077
  • Bilişsel Dilbilim
  • Psikolinguistik
Tüm Reklamları Kapat

Kuzey Ne Tarafta?

Şimdi size “Solunuzda ne var?” diye sorsam ezberden söyler ya da kısaca dönüp bakarsınız. Ancak “Güneybatınızda ne var?” diye sorsam bir süre cevap veremez, türlü akıl yürütmelere girişirsiniz. Böyle bir soru size eğlencelik –ve belki biraz da gereksiz- bir akıl oyunu gibi gelir. Öyle ya, insanın sağı solu gibi net ifadeler varken, kuzeyi güneyi işin içine karıştırmaya ne gerek var?

Gerçekten öyle mi? Sağ ve sol net kavramlar mı? Avustralya’da bir Aborjin topluluğu olan Pormpuraaw’larda sağ ve sol kavramları mevcut değil. Bunun yerine dillerinde, güneşin konumuna göre yönleri belirten kelimeler kullanıyorlar. Bu sadece onlara özgü de değil. Kaliforniya Üniversitesinden Lera Boroditsky’ye (2001) göre dünyadaki dillerin üçte birinde yönlere ilişkin göreli değil mutlak ifadeler kullanılıyor. Bu tür dilleri kullanan insanlar anbean güneşin şu an hangi konumda olduğunu ya da kuzeyin ne yönde olduğunu biliyor ve bunu bizim sağımızı solumuzu bildiğimiz gibi sıradan ve hızlıca belirleyebiliyor. Oysa bizde aynı evde yıllarca kalan insanlara kuzeyin ne taraf olduğunu sorsanız, muhtemelen hatırı sayılır bir kısım buna hemen cevap veremez.

Tüm Reklamları Kapat

Şu anda kuzeyiniz ne tarafta?
Şu anda kuzeyiniz ne tarafta?
Pixabay

Lera Boroditsky bu konuda şöyle söylüyor:

Sürekli olarak bu türden bir dil eğitiminde kalan insanlar herhangi bir anda nerede oldukları ve nereye yöneldikleri konusunda çok yetkinler.

Levinson’un (1997) belirttiğine göre Avustralya yerel kültürüne ait Guugu Yimithirr isimli bir dilde yemek sofrasında karşınızdaki insana, “Güneydeki tuzluğu bana uzatır mısın?” diyebilirsiniz. Ancak, “ağacın önünde birisinin durduğunu” söyleyemezsiniz. Bu dilde kullanabileceğiniz ifade, “ağacın doğusunda birisinin durduğu” olur. Bize her ne kadar enteresan gelse de bu tarz bir bakış açısı daha kesin ve nesnel bir bakış açısıdır. Çünkü ağacın doğu tarafı kesin bir kavramdır. Ancak bizim ağacın önü dediğimiz şey, ağacın diğer tarafında duran bir insana göre ağacın arka tarafıdır. Bizimki gibi dillere sahip dillerde konumlar daha çok konuşan özneye göre belirlenir, ortak ve kesin coğrafi tespitlere göre değil.

Tüm Reklamları Kapat

Brezilya’da yerel bir kabile olan Muduruku kültüründe insanlar en fazla 5’e kadar sayıyor, bunun üzerindeki miktarlar için “çok” diyorlar. 

Zuñi dilini konuşanlar ise bizim konuştuğumuz dile bakıp neden turuncu ve sarı için iki ayrı kelime kullandığımıza şaşıyor, çünkü kendi dillerinde bunlar için tek bir kelime var.  

Yeni Gine’deki Dani dilinde ise tüm renkler için sadece iki kelime (koyu ve açık) var!

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Ayrıca Rusya’da da gök mavi değil. En azından bizim düşündüğümüz haliyle değil. Çünkü Rusça’da bizim anladığımız anlamdaki maviyi belirten bir söz yok. Onun yerine, bize göre açık mavi olan ton için “goluboy” ve koyu mavi olan ton için “siniy” kelimelerini kullanıyorlar. Tekrar edelim, onlara göre bu iki kelime bir rengin iki farklı tonuna değil, iki farklı renge işaret ediyor. 

Hangi renkleri görüyorsunuz?
Hangi renkleri görüyorsunuz?
Pixabay

Dilin Algılama Üzerindeki Etkisi

Bizim mavinin ana tonu için kullandığımız bir kelimeye karşılık Ruslar’ın kullandıkları iki kelime olması, onların mavi rengi bizden “daha iyi” algılamalarına sebep oluyor olabilir mi?

Görünüşe göre durum böyle. Winawer ve arkadaşları (2007) yaptıkları bir araştırmada farklı milletten insanlara, karşılarında yer alan mavi tonunun, hemen altında yer alan iki mavi tonundan hangisiyle tam olarak eşleştiğini sordular. 

Görselin alt tarafında yer alan iki mavi tonundan hangisi yukarıdaki ile aynı?
Görselin alt tarafında yer alan iki mavi tonundan hangisi yukarıdaki ile aynı?
PNAS

Bu soru, aşağıdaki görselin üzerinde yer alan 20 farklı mavi tonu ile tekrarlandı. 

Araştırmada kullanılan mavi tonları
Araştırmada kullanılan mavi tonları
PNAS

Örneğin 12 numaralı renkteki bir kare yukarı yerleştirildi. Alt tarafına biri bununla tamamen aynı, diğeri biraz farklı bir tonda mavi yerleştirilerek katılımcılardan aynı olanı bulmaları istendi. 

Tüm Reklamları Kapat

Ruslar diğer milletlere göre anlamlı ölçüde daha başarılı çıktı. Yani dış dünyadaki bir uyaranla ilgili kelime dağarcığımızın biraz daha geniş olması, bizim o dünyayı daha ayrıntılı ve doğru bir şekilde algılamamıza yardımcı oluyor olabilir. 

Davranışsal Ekonomist Keith Chen’e (2012) göre, belirli bir dil içinde gelecek zaman olup olmamasına bağlı olarak, o dildeki insanların geleceğe ilişkin tutumları farklılaşmaktadır. Örneğin bir Eskimo dili olan Kalaallisut’ta, Hindistan’da bir dil olan Mundari’de, Endonezce’de, Fince’de, Çince’de ve daha başka birçok dilde gelecek zaman yoktur. Chen’in Çince konuşan insanlarla yaptığı araştırmanın bulgularına göre:

Gelecek zaman kipi olmayan dilleri konuşan insanların tasarruf yapma eğilimi, gelecek zaman kipi olan dilleri konuşan insanlara göre ortalama olarak %30 daha fazladır. Benzer şekilde gelecek zaman kipi olmayan dilleri konuşan insanlar emeklilik için ortalama %25 daha fazla birikim yapıyor. Çünkü bir dilde gelecek zaman kipi olunca, gelecek bize daha uzak bir gerçeklik olarak görünür. Gelecek zaman kipi olmayan dillerde insanlar geleceği kendilerine daha yakın bir kavram olarak ele alır.

Gentner ve arkadaşlarının (2013) bir araştırmasında da doğuştan sağır olan çocukların uzamsal algılama becerileri diğer çocuklarla karşılaştırılmış ve bu çocukların içinde bulundukları konum ve oryantasyon konusunda diğer çocuklardan daha yetersiz olduğu bulunmuştur. Yani uzamsal kavramlara işaret eden kelimelere sahip olmamak, uzamsal algılamanın gelişimini olumsuz etkilemektedir. Dildeki yoksunluk, düşünsel yetersizliğe neden olmaktadır.

Ted Chiang’ın 1998 tarihli “Story of Your Life” isimli bol ödüllü bilim kurgu öyküsünde dünyaya gelen uzaylılardan bahsedilir (‘Arrival’ isimli film bu öykünün üzerine çekilmiştir). Bu uzaylıların dairesel görüş sağlayan, her yöne bakan yedi gözü vardır. Zaman içermeyen bir dil kullanırlar, yazılı dilleri daireseldir, düşünce akışları ve algılamaları lineer değildir. Bir süre sonra bu canlıların geleceği de bildikleri anlaşılır.

Tüm Reklamları Kapat

Dilin bakış açısı üzerindeki şaşırtıcı etkilerine kurgusal ve uç düzeyde bir örnek, Arrival isimli filmde güzel bir şekilde ele alınmıştır.
Dilin bakış açısı üzerindeki şaşırtıcı etkilerine kurgusal ve uç düzeyde bir örnek, Arrival isimli filmde güzel bir şekilde ele alınmıştır.
BNL

Öyküdeki dilbilimci, bu uzaylıların dillerini öğrenmeye başladıkça zaman algılaması onlarınki gibi değişim gösterir, bir süre sonra geleceği de “hatırlamaya” başlar. Bu öyküde de dilin düşünce yapısı üzerindeki kuvvetli etkisi (gayet şık bilimkurgu öğeleriyle bezenerek) ele alınır.

Yabancı Dilde Konuşurken Kişiliğimiz Değişir mi?

Eğer konuştuğumuz dil bizim bakış açımızı değiştiriyorsa, başka bir dil konuşunca olaylara başka bir açıdan mı bakmaya başlarız?

Sosyolinguist Susan Ervin ABD’de yaşayan ve akıcı şekilde çift dil konuşan (bilingual) Fransızlarla 1964 yılında bir araştırma yaptı. Ervin bu katılımcılara birtakım çizimler gösterdi ve bu çizimlere dayanarak onlardan üç dakikalık bir hikâye oluşturmalarını istedi. Katılımcılar bazı oturumlarda İngilizce, bazılarında ise Fransızca kullandılar. Araştırma sonucu ilginçti. Katılımcılar, İngilizce konuştukları oturumlarda oluşturdukları hikâyelerde daha fazla fiziksel saldırganlık, kadın başarımı, suçlamalardan kaçma ve ebeveynlere karşı sözel saldırganlık ögeleri kullandılar. Oysa Fransızca konuştukları oturumlarda daha fazla suçluluk duygusu, büyüklere karşı itaat ve akranlara karşı sözel saldırganlık ögeleri kullandılar. Katılımcıların düşünme biçimleri büyük ölçüde kullandıklara dile göre değişiyordu. 

Grosjean (2010), “Bilingual – Yaşam ve Gerçeklik” isimli kitabında bilingual kişilere bu iki farklı dili konuşurken kendilerini farklı hissedip hissetmediklerini sorunca aldığı yanıtlardan bazılarını örnekler:

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Fiziksel Kimya (Engel, Reid)

ISBN: 9786053557586
Sayfa Sayısı: 1103
Baskı Sayısı: 3
Ebatlar: 22,0*28,0
Basım Yılı: 2017

Devamını Göster
₺377.00
Fiziksel Kimya (Engel, Reid)

Bilingual 1: 

Anglo-Amerikalılar arasındayken kendimi beceriksiz hissediyorum, kelimelerimi hemen seçemiyorum. İspanyolca konuşanlar arasındayken ise hiç çekingenliğim kalmıyor. Daha zeki, arkadaş canlısı ve sosyal hissediyorum.

Bilingual 2: 

İngilizce konuşurken daha kibarım, daha rahatım, sürekli ‘lütfen’ ve ‘özür dilerim’ ifadelerini kullanıyorum. Yunanca konuşurken ise daha hızlı konuşuyorum, aynı zamanda daha kaygılı ve kaba oluyorum.

Bilingual 3: 

Rusça konuşurken kendimi daha kibar, daha yumuşak buluyorum. İngilizce konuşurken ise daha katı ve ciddiyim.
Başka bir dil konuşurken kişiliğiniz değişiyor mu?
Başka bir dil konuşurken kişiliğiniz değişiyor mu?
Going Where The Wind Blows

Susan Ervin-Tripp başka bir araştırmasında (1964) Japon kökenli Amerikalı kadınlara bazı tamamlanmamış cümleler vererek onlardan bunları tamamlamalarını istedi. Bu cümleleri Japonca verdiğinde, İngilizce verdiğinden daha farklı şekilde tamamladıklarını gördü. Örneğin; “Kendi isteklerim ailemin benden bekledikleriyle çeliştiğinde…” dendiğinde bir katılımcı bu cümle Japonca ise “…büyük mutsuzluk yaşarım”, İngilizce ise “…kendi istediğimi yaparım” diye tamamlıyordu. 

David Luna 2008 yılında bir araştırma yaptı. İspanyolca ve İngilizce’yi akıcı kullanan katılımcılara kadın resimleri kullanılan bazı resimleri göstererek, resimdeki kadın hakkında varsayımsal yorum yapmaları istendi. İlk oturum İspanyolca gerçekleştirildi. Katılımcılar kadınları özyeterliliğe sahip ve dışadönük karakterler olarak yorumladılar. Altı ay sonra aynı katılımcılarla İngilizce olarak oturum gerçekleştirildiğine katılımcılar, reklamdaki aynı kadınların daha geleneksel, bağımlı ve aile merkezli karakterler olduğunu söylediler. 

Bir Çek atasözü; “Yeni bir dil öğrenen, yeni bir ruh edinir” der. Konu ile ilgili araştırmaların da bu atasözünü doğruladığı söylenebilir.

Sapir-Whorf Hipotezi

Filozof Ludwig Wittgenstein dilin sınırlarının düşüncenin sınırlarını belirlediğini söyler. Ona göre bizim dünyaya bakış açımızı seçtiğimiz kelimeler belirler ve dünyamız böyle anlam kazanır. Gerçeklik, bizim onu konuştuğumuz şekliyle biçimlenir. 

1940’larda Benjamin Lee Whorf isimli bir dilbilimci, Arizona’nın kuzeydoğusunda konuşulan bir dil olan Hopi dilini incelemiş, bu dil ve İngilizce arasındaki büyük kavramsallaştırma farklarını görmüştür. Whorf daha sonra çalışmalarını aynı zamanda hocası olan Sapir ile genişletmiş ve birlikte, konuşulan dilin, kişinin dünyaya bakışını açısını önemli ölçüde etkilediği sonucuna ulaşmışlardır. Bu iki araştırmacının ismiyle “Sapir-Whorf Hipotezi” olarak anılan bu bakış açısına göre, konuşulan dildeki kelimeler ve dilin gramer yapısı, insanın zihin yapısı ve kültür üzerinde önemli ölçüde etkilidir. Whorf, hipotezi şöyle özetliyor: 

Dilimiz, bizim nasıl düşüneceğimizi, ne düşüneceğimizi ve ne hakkında düşüneceğimizi biçimlendirir.

Sapir-Whorf Hipotezi’nde başlangıçta dilin, insanın zihinsel yapısını ve kültürünü oluşturduğu ifade edilmiştir. Buna “Dilbilimsel Determinizm” denir. Ancak hipotez geliştirildikçe bu sadece, “Dilin, kişinin hayatı algılama tarzı ve kültür üzerinde yüksek bir etkisi vardır” şeklinde yumuşatılmıştır1

Dil, kültür ve zihin yapısı arasındaki etkileşimi gösteren şema
Dil, kültür ve zihin yapısı arasındaki etkileşimi gösteren şema

Dilin insanlık tarihindeki önemi çok yüksektir. Hatta tarih doğrudan dil ile başlamıştır. Kültür, dilin aktarımsal özelliği ile sağ kalır. 

Tüm Reklamları Kapat

Dilin temel işlevi bir zihinden diğerine düşünce aktarmaktır. Dolayısıyla dilimize yansıyan şey, bizim zihinsel yapımızdır. Örneğin bilişsel terapiye göre duygularımız ve davranışlarımız, içsel diyaloglarımız tarafından oluşturulur. Bu yüzden eğer duygu ve davranışlarımızı değiştirmek istiyorsak önce içimizdeki konuşmaları değiştirmemiz gerekir. Bilişsel terapide amaçlanan da budur.

Kısaca dil, kültürün bir ürünüdür ve zihinsel yapının taşıyıcısıdır. Aynı zamanda da bu iki kavramı yüksek derecede etkiler. 

Aynı Dilin Farklı İfadeleri

Mesele sadece farklı diller arasında beliren bir farklılık da değil. Aynı dili konuşan insanlar arasında da dilin kullanım şekline göre büyük farklar olduğunu biliyoruz. Örneğin bir mimarın bir evi tarif etme biçimi ile bir emlakçının aynı evi nasıl tarif ettiği büyük ölçüde farklıdır. Bir gitaristin dinlediği bir şarkıya yaklaşımı, ders çalışırken aynı şarkıyı fonda dinleyen kişiden oldukça farklıdır. Belirli olay, nesne ya da durumlar karşısında bir çocukla bir yetişkinin, bir uzmanla sıradan bir insanın, zenginle fakirin, farklı ideolojilerden insanların vb. birçok sosyal kategoriye göre ifade biçimi büyük ölçüde değişebilir. Nihayetinde konuştuğumuz dil büyük ölçüde konuşan kişinin zihinsel yapısı tarafından etkilenmektedir. 

Kullanılan dilde niceliksel farklılıklar da vardır. Eğitimli insanlar, yazılı ve sözel dilde eğitimsizlere göre; yaşı daha ileride olanlar daha genç olanlara göre daha fazla kelime kullanır (Brysbaert ve ark., 2016).

Tüm Reklamları Kapat

14.000 yazının incelendiği bir araştırmada kadınların daha çok psikolojik ve sosyal süreçlerden bahsettiği, erkeklerin ise daha çok dışsal ve nesnel olgulardan bahsettiği bulunmuştur (Newman ve ark., 2008)2.

Kadınların ve erkeklerin konuşma içeriklerinde anlamlı farklılıklar bulunmuştur.
Kadınların ve erkeklerin konuşma içeriklerinde anlamlı farklılıklar bulunmuştur.
Handan Bozkurt

Kısaca çoğu durumda bir insanın yazılı ya da sözel ifadelerinden, o kişi ile ilgili kuvvetli ipuçları edinebiliriz. Dilin kullanılma şekli kültürün ve zihnin dışa vurumudur.

Konu ile ilgili olarak, sık sık gündeme gelen bazı ifade türlerinden örnek verelim:

- “Bayan” ifadesi yerine “Kadın” ifadesinin kullanılması.

Tüm Reklamları Kapat

- “dahi” anlamındaki “-de”lerin ve bağlaç olan “-ki”lerin ayrı yazılması.

- “Çingene” yerine “Roman” denmesi.

- Cümle sonlarında “aq” yazılması.

- “Zenci” yerine “Siyahi” denmesi3.

Tüm Reklamları Kapat

- “Bilim adamı” yerine “Bilim insanı” denmesi.

Yukarıdaki gibi nice örnekte belirli ifadeleri kullanmak, kültürel birikim ve siyasal eğilim ile ilgili ipuçları verir. 

Kişilere bu ifadeleri “kullandırmamanın”, o konudaki sorunun çözümüne katkısı olduğu düşünülür. Örneğin “bayan” kelimesini kullanan bir insana “Hayır, ‘kadın’ diyeceksin” denir ve varsayımsal olarak o kişi bundan sonra hep “kadın” kelimesini kullanırsa baştaki iddianın sahibine göre daha doğru bir zihinsel konuma gelmiş olur. Bir başka örnek olarak, “Çingene” olarak tanımlanan gruba “Roman” demenin daha uygun bir söylem olduğu, o yüzden “Roman” denmesi gerektiği belirtilir. Yani kullanılan dilin değişmesinin, belirli bir bakış açısının değişmesinde önemli bir unsur olduğu varsayılır. 

"Kadın" kelimesinden kaçınıp "Bayan" kelimesini tercih etmenin, belirli bir bakış açısını yansıttığı kabul edilir.
"Kadın" kelimesinden kaçınıp "Bayan" kelimesini tercih etmenin, belirli bir bakış açısını yansıttığı kabul edilir.
Feminizm Hareketi

Bu türden “Politik Doğruculuk4” örneği girişimlerin amacının altında yatan varsayıma dikkat edelim. Normalde bir insanın bakış açısının yoğun olarak kültür tarafından şekillendiği, bunun da yine kültürün bir ürünü olan dile yansıdığı kabul edilir. Bu girişimlerde ise bunun tersi doğrultuda bir etki amaçlandığı açıktır. Yani kullanılan dil değişirse, bakış açısının ve büyük ölçekte de kültürün değişeceği öngörülür. 

Tüm Reklamları Kapat

*

Dünya üzerinde konuşulan yaklaşık 7000 dil var. Boroditsky buradan yola çıkarak dünya üzerinde 7000 bilişsel evren olduğunu söylüyor. Belirli bir dili kullanan insanların o dili kullanma şeklindeki farklılıklar da düşünüldüğünde, yeryüzünde sayısız bilişsel evren olduğu sonucuna ulaşılır. Hepimiz içinde bulunduğumuz fiziksel evreni kendi bilişsel evrenimize göre algılıyor ve yorumluyoruz. Bu süreç de zorunlu olarak kültürümüzle ve dilimizle bütünleşik durumda. Zihin yapımız ve kültürümüz, dilimize yansıyor. Ancak unutulmamalıdır ki dilimizi kullanma şeklimiz bizi, dildeki kitlesel kullanım farklılıkları ise kültürü değiştirme gücüne sahiptir. Dilimizi daha iyi kullanmamız, hatta dilleri daha iyi kullanmamız yaşamı anlamlandırma çabamızda bize ve içinde bulunduğumuz kültüre değerli bakış açıları kazandıracaktır.

Notlar:

  1. Sapir-Whorf hipotezine kaynak oluşturan Hopi kabilesiyle ilgili araştırmacılar tarafından aktarılan bilgilerin ciddi bir kısmı daha sonra doğrulanamamıştır. Hipotezin kuvvetli versiyonunun yumuşamasında bu bulguların da etkili olduğu düşünülür. 
  2. Erkeklerin ve kadınların konuşma konuları ve süreçlerinde içerik farklılıkları gözlenmesine karşın, kadınların daha çok konuştuklarına dair genel geçer bilgi büyük oranda yanlışlanmıştır. 
  3. Dilimizde bu konuda hâlâ net bir ayrım olmasa da, ABD’ye Afrika’dan gemilerle getirilenlerle ilgili tarihi süreç içinde “Nigger”, “Negro”, “Colored”, “Black” gibi ifadeler kullanılmış, günümüzde ise “Afrika kökenli Amerikalı” anlamındaki “African American” ifadesi kullanılmaktadır. 
  4. Politik Doğruculuk: Sosyal açıdan dezavantajlı olan gruplar hakkında konuşurken, onları ötekileştirebilecek ya da kötü hissettirebilecek ifadeleri kullanmaktan kaçınmak.
Alıntı Yap
Okundu Olarak İşaretle
218
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 51
  • Muhteşem! 20
  • Merak Uyandırıcı! 20
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 15
  • İnanılmaz 8
  • Bilim Budur! 6
  • Üzücü! 1
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 03/06/2023 03:19:25 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/7755

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Hominid
Alan
Çocuk
Newton
Biyokimya
Kanıt
Yaşamın Başlangıcı
Makine
Ara Tür
Çekirdek
Mitler Ve Gerçekler
Beslenme Davranışı
Yapay
Antibiyotik
Kan Hastalıkları
Samanyolu Galaksisi
Moleküler Biyoloji
Anne
Sars-Cov-2 (Covid19 Koronavirüs Salgını)
Nasa
Viral Enfeksiyon
Evrimsel Psikoloji
Çağ
Psikoloji
Üreme
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Gönder
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katmak için hemen buraya tıklayın.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
EA Akademi
Evrim Ağacı Akademi (ya da kısaca EA Akademi), 2010 yılından beri ürettiğimiz makalelerden oluşan ve kendi kendinizi bilimin çeşitli dallarında eğitebileceğiniz bir çevirim içi eğitim girişimi! Evrim Ağacı Akademi'yi buraya tıklayarak görebilirsiniz. Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
Etkinlik & İlan
Bilim ile ilgili bir etkinlik mi düzenliyorsunuz? Yoksa bilim insanlarını veya bilimseverleri ilgilendiren bir iş, staj, çalıştay, makale çağrısı vb. bir duyurunuz mu var? Etkinlik & İlan Platformumuzda paylaşın, milyonlarca bilimsevere ulaşsın.
Youtube
Zamanın İleri Aktığını Nereden Biliyoruz?
Zamanın İleri Aktığını Nereden Biliyoruz?
Karanlık Enerji: Evreni Genişleten Gizemli Enerjinin Kaynağı Ne?
Karanlık Enerji: Evreni Genişleten Gizemli Enerjinin Kaynağı Ne?
Büyük Deprem Nerede, Ne Zaman ve Ne Büyüklükte Olacak? | Deprem Tahmini!
Büyük Deprem Nerede, Ne Zaman ve Ne Büyüklükte Olacak? | Deprem Tahmini!
Hastayken Sesimiz Neden Kalın ve Boğuk Çıkıyor?
Hastayken Sesimiz Neden Kalın ve Boğuk Çıkıyor?
Elektrik Tellerindeki Renkli Toplar Ne İşe Yarıyor?
Elektrik Tellerindeki Renkli Toplar Ne İşe Yarıyor?
Podcast
Evrim Ağacı'nın birçok içeriğinin profesyonel ses sanatçıları tarafından seslendirildiğini biliyor muydunuz? Bunların hepsini Podcast Platformumuzda dinleyebilirsiniz. Ayrıca Spotify, iTunes, Google Podcast ve YouTube bağlantılarını da bir arada bulabilirsiniz.
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Alıntı Yap
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
F. Birinci. Dilin, Zihin Yapısı ve Kültür Üzerindeki Etkileri: Dil, Zihin Yapımızı Nasıl Değiştiriyor?. (16 Nisan 2019). Alındığı Tarih: 3 Haziran 2023. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/7755
Birinci, F. (2019, April 16). Dilin, Zihin Yapısı ve Kültür Üzerindeki Etkileri: Dil, Zihin Yapımızı Nasıl Değiştiriyor?. Evrim Ağacı. Retrieved June 03, 2023. from https://evrimagaci.org/s/7755
F. Birinci. “Dilin, Zihin Yapısı ve Kültür Üzerindeki Etkileri: Dil, Zihin Yapımızı Nasıl Değiştiriyor?.” Edited by Fatih Birinci. Evrim Ağacı, 16 Apr. 2019, https://evrimagaci.org/s/7755.
Birinci, Fatih. “Dilin, Zihin Yapısı ve Kültür Üzerindeki Etkileri: Dil, Zihin Yapımızı Nasıl Değiştiriyor?.” Edited by Fatih Birinci. Evrim Ağacı, April 16, 2019. https://evrimagaci.org/s/7755.
Geri Bildirim Gönder
ve seni takip ediyor
Evrim Ağacı Uygulamasını
İndir
Chromium Tabanlı Mobil Tarayıcılar (Chrome, Edge, Brave vb.)
İlk birkaç girişinizde zaten tarayıcınız size uygulamamızı indirmeyi önerecek. Önerideki tuşa tıklayarak uygulamamızı kurabilirsiniz. Bu öneriyi, yukarıdaki videoda görebilirsiniz. Eğer bu öneri artık gözükmüyorsa, Ayarlar/Seçenekler (⋮) ikonuna tıklayıp, Uygulamayı Yükle seçeneğini kullanabilirsiniz.
Chromium Tabanlı Masaüstü Tarayıcılar (Chrome, Edge, Brave vb.)
Yeni uygulamamızı kurmak için tarayıcı çubuğundaki kurulum tuşuna tıklayın. "Yükle" (Install) tuşuna basarak kurulumu tamamlayın. Dilerseniz, Evrim Ağacı İleri Web Uygulaması'nı görev çubuğunuza sabitleyin. Uygulama logosuna sağ tıklayıp, "Görev Çubuğuna Sabitle" seçeneğine tıklayabilirsiniz. Eğer bu seçenek gözükmüyorsa, tarayıcının Ayarlar/Seçenekler (⋮) ikonuna tıklayıp, Uygulamayı Yükle seçeneğini kullanabilirsiniz.
Safari Mobil Uygulama
Sırasıyla Paylaş -> Ana Ekrana Ekle -> Ekle tuşlarına basarak yeni mobil uygulamamızı kurabilirsiniz. Bu basamakları görmek için yukarıdaki videoyu izleyebilirsiniz.

Daha fazla bilgi almak için tıklayın

Önizleme
Görseli Kaydet
Sıfırla
Vazgeç
Ara

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close