2016 yılının Ocak ayında sitemizden de duyurduğumuz gibi, periyodik tablonun (şimdilik) son satırını dolduracak olan 4 yeni elementin keşfi kesin olarak halka açıklanmıştı. Bundan birkaç ay sonra ise, bu 4 elementin isimleri, elementleri keşfeden gruplar tarafından seçildi ve IUPAC’a (IUPAC'ın ne olduğundan az sonra bahsedeceğiz) bildirildi. Ancak günümüz kimyasında element isimlendirmek bir miktar bürokrasiye tabi olduğundan, süreci siz okurlarımıza anlatabilmek adına bir yazı hazırladık.
Ne yazıktır ki (ya da belki, "iyi ki de") yeni bulunan elementlerin isimlendirilmesi işi bu karikatürde gördüğünüz kadar basit bir olay değil. Yani söz gelimi Devrim Stadyumu’nda dolanırken ayağınıza çarpan bir maddeye bakıp “Aha da yeni element buldum, adını da dedemin anısına Hamdiyum koyacam!” demeyi beklemeyin! Tabii Rusya, A.B.D. ve Japonya’daki araştırma gruplarının sahip olduğu imkanlara siz de sahipseniz ve iki ayrı element atomunu birbirine muazzam bir kuvvetle fırlatıp yeni bir element elde etme imkanınız varsa, işler değişir.