Çocuk kitabı kategorisinde satılsa da bir insanın her yaşında tekrar okuması gerektiğini düşünüyorum. İnsan yaş aldıkça kitaptaki yazıların alt metinlerini okuyabiliyor, her okuduğunda da farklı bir ayrıntıyı farkediyor. Küçük prens gibi büyümek istemeyen, yetişkin olmaktan korkan birisi olarak; hikayedeki her karakterin aslında bir insanın büyüme sürecini atlattığını söyleyebilirim. Prens kendi küçük gezegeninde yaşayan mutlu bir çocuk. Gül ise hayatında yaşadığı ilk hayal kırıklığını ona yaşatan... Daha fazla göster
Çocuk kitabı kategorisinde satılsa da bir insanın her yaşında tekrar okuması gerektiğini düşünüyorum. İnsan yaş aldıkça kitaptaki yazıların alt metinlerini okuyabiliyor, her okuduğunda da farklı bir ayrıntıyı farkediyor. Küçük prens gibi büyümek istemeyen, yetişkin olmaktan korkan birisi olarak; hikayedeki her karakterin aslında bir insanın büyüme sürecini atlattığını söyleyebilirim. Prens kendi küçük gezegeninde yaşayan mutlu bir çocuk. Gül ise hayatında yaşadığı ilk hayal kırıklığını ona yaşatan kişi. Önceleri gülünün biricik olduğunu sanarken, birçok gülle tanışınca gülünün aslında onu kandırdığını fark ediyor. Ama yine de onu sevmeye devam ediyor, ona göre biricik çünkü, karşılıksız sevgiyi tadıyor bu sayede. Sonra tilki var. Tilki evcilleşmeyeceğini en başında söylüyor ama yine de prensin yanında kalıyor. Ona umut verip arkadaşı oluyor. Prens onu evcileştirdiğini düşünürken, tilki ise sadece özgürlüğünün peşinde. Bir gün geliyor ve tilki prense gitmesi gerektiğini söylüyor. Prens nedenini anlamlandıramazken hayatındaki ilk terk edilişini yaşıyor. Prensin gezdiği diğer gezgenler ise diğer süreçler. Yetişkinlerin yaptığı işleri çocuk gözüyle yorumlaması, böyle yaşamaktan korkması bence çok tatlı. Ama o da elbet bir gün büyüyecek. Zamandan kaçamayacak. Bu her istediğinde sandalyesini taşıyıp gün batımını izlemek değil, elinden bir şey gelmeyecek. Bir gün fark edecek ki o sandalyede oturan kişi küçük prens değil. Diğerleriyle aynı, sıradan, sıkıcı bir yetişkin oluvermiş fark etmeden. Bunu anladığında yaşayacağı hayak kırıklığı ise büyük olacak. Keşke kitabın devamı olsa da prensin büyümekle nasıl başa çıktığını ögrenebilsem. Belki benim de işime yarardı. Ama şimdilik prens hala çocuk, hala mutlu, hala hayal kuruyor ve hala saf bir duyguyla sevebiliyor.