Canlılar, çevrelerinin sınırlandırması olmaksızın büyüyemezler. Bir diğer deyişle, hiçbir canlı türü, çevresinden bağımsız olarak, sonsuz miktarda çoğalamaz. Çünkü besin kaynakları ve yaşam alanları sınırlıdır. Dolayısıyla, canlı kütlesi arttıkça, türün kapladığı alan artmakta, bu sebeple üreme hızı düşmektedir. Örneğin bakteriler çok hızlı ürüyor olsalar bile, boyutları o kadar küçüktür ki aşırı çoğalmaları sorun yaratmaz. Zaten bakteriler bile çevrelerine bağımlıdırlar ve bu sebeple bir noktadan... Daha fazla göster
Canlılar, çevrelerinin sınırlandırması olmaksızın büyüyemezler. Bir diğer deyişle, hiçbir canlı türü, çevresinden bağımsız olarak, sonsuz miktarda çoğalamaz. Çünkü besin kaynakları ve yaşam alanları sınırlıdır. Dolayısıyla, canlı kütlesi arttıkça, türün kapladığı alan artmakta, bu sebeple üreme hızı düşmektedir.
Örneğin bakteriler çok hızlı ürüyor olsalar bile, boyutları o kadar küçüktür ki aşırı çoğalmaları sorun yaratmaz. Zaten bakteriler bile çevrelerine bağımlıdırlar ve bu sebeple bir noktadan sonra onlara da besin yetmeyerek popülasyonları küçülür. Benzer şekilde, büyük canlıların kapladıkları alanın sınırlandırılması, evrimsel süreçte yavru yapma sayılarının azalmasıyla çözülmüştür 🦠
Çünkü çok sayıda yavru veren ve çok alan kaplayan türler kısa sürede kaynaklarını tüketerek evrim sahnesinden silinmişler, daha az sayıda ya da daha ufak yavrular üretenler avantajlı konuma geçmişlerdir. Üstelik çok hızlı üreyen türler, nesilleri çok hızlı atladıkları için, çok daha hızlı evrim geçirirler. Ayrıca hızlı üreme, daha fazla genetik hata yapmaya neden olur ve bu da çeşitliliği çok daha hızlı arttırır 🧩